Toplumcu Düşünce Enstitüsü; demokrasi eşiğinde, Yerelde ve Yerelden kaynaklanacak olan sandık iradesi ülkemizin gelecekteki refah ve huzurunun tek güvencesidir!

Toplumcu Düşünce Enstitüsü; Toplum olarak karşı karşıya olduğumuz demokrasi eşiğinde, Yerelde ve Yerelden kaynaklanacak olan sandık iradesi ülkemizin gelecekteki refah ve huzurunun tek güvencesidir.

Toplumcu Düşünce Enstitüsünden yapılan açıklamada;

31 Mart Yerel Yönetim Seçimleri bir demokrasi seferberliği, “Yerel’in Dönüştürücü Gücü”nün sandık iradesi olarak buluşmasıdır.

Türkiye 31 Mart 2024’de önemli bir demokrasi etkinliğine hazırlanıyor. Ülke genelinde binlerce yurttaşımız en küçük yerel yönetim biriminden, en geniş idari yapılara kadar bütün kademelerde ülkenin yerel yönetimlerinde görev üstlenmek üzere seçmen karşısına çıkıyor. Bu süreç adaylıklar, aday belirleme çalışmaları, adayların kampanya çalışmaları ve sonunda seçmen iradesinin belirleneceği oy verme aşamaları olarak bütünlüğü içinde değerlendirildiğinde, yerel yönetim seçimlerinin çok kapsamlı ve yaygın bir demokrasi, siyasi katılım ve siyasi eylem seferberliğidir..

Bugün ülkemizde yaşanan en kritik sorun yarınlarımızla ilgili olarak toplumsal yaşamın her alanında hakim olan belirsizliklerdir. Bu belirsizlik ortamı yarınlarımıza olan güvenin zedenlenmesi ve giderek kaybolması sonucunu doğurmaktadır. Yaşanılan demografik, ekonomik, kültürel, ekolojik sorunlar toplumsal dokunun sürdürülebilirliğini,toplumun beklenen veya beklenmeyen afetler karşısında dayanıklılığını tehdit ede r boyutlara ulaşmıştır.

Bu gelişmeler ve koşullar altında yaşama tutunulan, yaşamın yeniden üretildiği ve yarınlara yönelik umutların canlılığını koruyup serpilebildiği alan yerelde mevcuttur. İşte bu, Yerel’in Dönüştürücü Gücü’dür ve bu güç toplumsal barışın da, ekonomik istikrar ve refahın da, insani gelişimin de gerçek ve sürdürülebilir yegane kaynağıdır.

Toplum olarak karşı karşıya olduğumuz demokrasi eşiğinde, Yerelde ve Yerelden kaynaklanacak olan sandık iradesi ülkemizin gelecekteki refah ve huzurunun tek güvencesidir.

Unutmamalıdır ki, yerel yönetimler “demokrasinin çiçek bahçeleri”dir. Seçimlerde kullanılacak olan oylar, yaşadığımız coğrafyada bu çok renkli, çok kokulu, çoğulcu, özgürlükçü, eşitlikçi toplum düzeninin, laik ve demokratik Cumhuriyetin korunması, kollanması ve geliştirilmesi yönünde mevcut olan en etkili araçtır.

Seçimlerde inanç, mezhep, köken, yaş, cinsiyet farkı gözetmeksizin bütün yurttaşlarımızın bu bilinç ve yüksek toplumsal sorumluluk anlayışında buluşacakları, her seçim bölgesinde mevcut siyasi ve toplumsal muhalefetin en büyük örgütlü gücünü temsil eden adaylar için kullanacakları oyları ile bu buluşmayı siyasal tarihimize özenle ve gerekirse de özveriyle işleyecekleri değerlendirilmektedir.