loading
close
SON DAKİKALAR

‘Türkiye, nükleer hedef olma riskini üstlenirken, NATO Türkiye’nin hava savunma sistemi bile olmasın istiyor’

‘Türkiye, nükleer hedef olma riskini üstlenirken, NATO Türkiye’nin hava savunma sistemi bile olmasın istiyor’
Tarih: 23.04.2019 - 16:50
Kategori: Gündem

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş, ABD'li Senatör Robert Menendez’in Türkiye'nin S-400 hava savunma sistemleri ile yaptırımlar arasında 'bir seçim yapması gerektiğini' söyleyerek ülkedeki üslerini Yunanistan'a taşımayı değerlendirebileceklerini açıklamasını değerlendirdi. ...

ABD’nin Türkiye’ye, S-400 hava savunma sistemiyle ilgili tehditlerine bir yenisi eklendi. ABD'li Senatör Robert Menendez, Türkiye'nin Rusya yapımı S-400 hava savunma sistemleri ile yaptırımlar arasında 'bir seçim yapması gerektiğini' söyleyerek ülkedeki üslerini Yunanistan'a taşımayı değerlendirebileceklerini dile getirdi. ABD’li Senatör Menendez’in açıklamalarını ise, Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş, Sputnik’e değerlendirdi.

ABD’nin İncirlik Hava Üssü’ndeki nükleer bombaları taşımak gibi bir niyeti olmadığını söyleyen Karataş “Washington, ABD ile Türkiye’nin politikaları ne zaman karşı karşıya gelse o zaman ‘İncirlik’teki bu nükleer bombaları başka ülkelere taşıma’ tartışmalarını başlatıyor. Ancak bu bombaların taşındığı falan yok. Bombalar, şu anda hala İncirlik’te duruyor ve ABD bunları bir yere taşımaz. Zira bu bombaların getirilme amacı Ortadoğu’da kullanılmaları. Nükleer bombalarla, başta İran olmak üzere Ortadoğu’ya baskı uygulanması amaçlandığı için bu bombaların maalesef bir yere gittiği yok. ABD, bu bombaları Romanya’ya taşısa o zaman Romanya’dan böyle bir bombayı atması en az 1-1.5 saatlik bir zaman farkını yaratacaktır. Amerika bunu kabul etmez” dedi.

‘ROMANYA DA YUNANİSTAN DA ABD’NİN NÜKLEER BOMBALARINI İSTEMİYOR’

ABD’nin İncirlik’teki nükleer bombalarını Yunanistan veya Romanya’ya taşımayı gündeme getirdiğini ancak her iki ülkenin de bu bombaları istemediğine işaret eden Karataş “ABD, Türkiye’de bulunan 50 adet uçaklardan atılabilen nükleer bombaları Yunanistan veya Romanya’ya taşıyacağını söylese de bunlar gerçeği yansıtmıyor. Çünkü nükleer bombaların Türkiye’den Yunanistan’a taşınması söz konusu olduğunda Yunan halkı söz konusu taşınabilecek olan üssün önünde toplanarak protesto etti. Yani, Yunanistanlılar Türkiye’den taşınması muhtemel bombaları ülkelerinde istemiyorlar. Romanya ise bu iddiaları reddetti. Yani ‘Bize herhangi  bir şekilde nükleer bombaların taşınması söz konusu değil ve böyle bir konu gündemimiz dışındadır’ diye açıklama yaptılar. İki ülke de bu bombaları istemiyor” diye konuştu.

‘HİROŞİMAYA ATILANLARDAN EN AZ 4 KAT YÜKSEK TAHRİP GÜCÜNE SAHİP BU BOMBALAR TÜRKİYE İÇİN DE TEHDİT’

Türkiye’nin çok yüksek tahrip gücüne sahip nükleer bombaları bulundurmasının ülke açısından da tehdit niteliğinde olduğuna işaret eden Karataş “Türkiye’de bulunan 50 adet uçaklardan atılabilen nükleer bomba, ki bunların cinsi B61-12, B613 veya B61-4 olan bombalar değiştirildi. Tahrip gücü yüksek termonükleer bomba olarak değerlendirdiğimiz bu bombalar, Hiroşima’ya atılan bombaların en az 4 katı kadar tahrip gücüne sahip. Modern uçaklardan atılabilen bu bombaların tahrip güçleri ihtiyaca göre çok farklı şekilde ayarlanabiliyor. Yani bunlar, çok tahrip edici bombalar. Bu bombaların eski nesillerden farklı olarak bir diğer özelliği de, eski bombalar belli bir yüzeyde, yükseklikte yani satıhta patlıyorken bu bombalar yeraltında patlıyor. Bu yeraltında ne kadar bomba sığınakları, harekat merkezleri varsa onlara karşı etkili anlamına geliyor. Aynı zamanda deprem etkisi de yaratıyor. Daha önceki bombaların 4 veya 5 etkisine ek olarak bir de deprem etkisi de ekliyorsunuz. Bu nedenle bunlar ülke için önemli bir tehdit” diye konuştu.

‘TÜRKİYE, NÜKLEER HEDEF OLMA RİSKİNİ ÜSTLENİRKEN, NATO, TÜRKİYE’NİN HAVA SAVUNMA SİSTEMİ OLMASINA BİLE KARŞI ÇIKTI’

Avrupa’da sadece İtalya, Almanya, Belçika, Hollanda ve Türkiye’nin uçaklardan atılan nükleer bombaları topraklarında bulundurduklarına işaret eden Karataş “Bu bir NATO kararı ve bunun altında NATO ülkelerinin imzası var. Türkiye de bu bombalara ev sahipliği yapmaya imza atmış. Ancak Türkiye bu kararından vazgeçebilir. Çünkü bir ülke nükleer silahlara ev sahipliği yaparsa, olası nükleer saldırıların da hedefi konumunda demektir. Çünkü sizin ülkenizden atılan bir bomba, diyelim ki herhangi bir ülkeye atılırsa, sizin ülkeniz vurulacak hedef konumunda oluyor” ifadelerini kullandı.

Karataş “Türkiye böyle bir riskin altına girerken, başta ABD olmak üzere NATO ülkeleri FETÖ, PKK gibi terör örgütlerine her türlü desteği veriyor. NATO’nun Türkiye hariç 28 üyesinin hemen hemen hepsi IŞİD’le mücadele adı altında PKK’ya, PYD’ye yardım etti. Şimdi siz NATO’nun yükünü çekiyorsunuz, nükleer hedef oluyorsunuz, nükleer silahlara ev sahipliği yapıyorsunuz ama bunun karşılığı olarak bundan büyük bir zarar görüyorsunuz. Türkiye bu fedakarlığı yaparken, NATO, Türkiye’nin hava savunma sistemi almasına bile karşı çıkar pozisyondaydı” dedi.

‘KEŞKE ABD NÜKLEER BOMBALARI BİR AN ÖNCE TÜRKİYE’DEN GÖTÜRSE’

ABD’nin nükleer bombaları Türkiye’den çıkarmasının Türkiye açısından son derece olumlu bir gelişme olacağına değinen Karataş “ABD, İran’a karşı İsrail’in korunmasına yönelik olarak da yedek güç olarak bulundurduğu nükleer silahlardan vazgeçme niyetinde değil. ABD’nin yapmaya çalıştığı hem Türkiye’nin S-400 alımına mani olmak, hem F-35 satmamak hem de İncirlik’te bu bombaları tutmaya devam etmek. Ama bence, ABD bu bombaları başka bir ülkeye taşırsa çok iyi olur. Ben şahsen Amerika’nın kendi politikaları adına, özellikle PKK’ya verdiği destekler dikkate alındığında, Türkiye’nin bölünmesine yönelik olarak faaliyetlerde bulunan ABD’nin NATO kisvesi altında ülkemde nükleer silah bulundurması taraftarı değilim. Alıp götürse, hangi ülkeye götürürse götürsün, çok iyi olacağını bir kez daha belirtmek isterim” diye ekledi.  

Kaynak : Sputnik

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları