loading
close
SON DAKİKALAR

Aleviler ve CHP

İmambakır Üküş
Tarih: 12.02.2012
Köşe: @imambakirukus

Alevilerin siyasal tercihleri hep tartışılır olmuştur…

Alevilerin siyasal tercihleri hep tartışılır olmuştur…

Yakın dönem içinde, genelde kabul gören anlayış Alevilerin sol ve CHP’li olduğuna ilişkindir…

Ama bu pekte doğru değildir…

***

Tarihsel ve toplumsal talepleri nedeniyle sistemle çatışmalı olan Alevilerin bir direniş içinde olmalarından doğal ne olabilir…

Yüzyıllardır uğradıkları baskı ve haksızlıklar onları egemenlere karşı direniş içine sevk etmiştir…

***

Özellikle 1960’larda yükselen toplumsal mücadeleler ve sol hareketler, Alevilerde büyük yankı bulmuştur…

Aleviler, neredeyse bir bütün olarak toplumsal mücadelelerde yer almış ve sol hareketleri desteklemiştir…

***

Bu uzun uzun incelenmesi ve tartışılması gereken bir konudur…

***

12 Eylül sonrası sol ve sosyal demokrat partilerin örgütlenmesinde de Aleviler büyük bir güç olarak yer almıştır…

En “sol”undan en “sağ”ına sol hareketlerin içinde yer alan Aleviler, ne yazık ki kendi toplumsal taleplerini bu partiler ve örgütler içinde yeterince ifade edememiştir…

Tam tersine, genel inkârcı ve asimilasyoncu tavır, sol içinde geçerli olmuştur…

Alevilerin, eşit yurttaşlık talebini ve varlığını sol’da yeterince görememiş, değerlendirememiştir…

***

Aleviler, çok uzun bir süredir seçimlerde CHP’ye oy veriyorlar…

Geçmişte, bu o kadar çok öne çıkmıyordu...

Çünkü sol ve sosyal demokrat partiler toplumun önemli bir bölümünden oy alıyordu…

CHP, toplumun ezilenlerinden, yoksullarından kopmaya başladı…

Ama özellikle Kürt yoksullarından…

CHP, doğu ve güney doğudan neredeyse silindi…

Giderek, belli bölgelere ve çevrelere sıkıştı…

Herkes CHP’yi terk ederken veya terk etmek için bahaneler uydururken CHP’ye sahip çıkan Alevi yurttaşlar oldu…

CHP, barajın altında kaldığında bile “Atatürk’ün Partisi” duygusuyla CHP’yle bağlarını kesmediler…

Doğal olarak da CHP’de en kitlesel üyelikler Alevilerdir…

Deniz Baykal ve Önder Sav birlikte CHP’yi birlikte yıllarca yönettiler…

İkisi de Alevi değil…

Ama Aleviler CHP’ye oy verdiler…

Deniz Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu’nu grup başkan vekili ve İstanbul Büyük Şehir Belediye başkan adayı yaptı…

Hiç kimsenin aklına Kemal Kılıçdaroğlu’nun Aleviliği gelmedi…

***

CHP’de Alevilerin varlığı ve etkinliği son dönemlerde çokça konuşulmaya başlandı…

Hatta giderek CHP yönetiminin “Alevilerin eline geçti”ği iddiası var…

Gerçekten öylemi…

Aleviler CHP’yi elemi geçirdi(!)

***

Mayıs kurultayında büyük bir rüzgâr ve umutla Kemal Kılıçdaroğlu CHP genel başkanı oldu…

Hemen sonrasında referandum kampanyası başladı…

AKP ve Tayyip Erdoğan, CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu eleştirinin merkezine Aleviliği koydu…

Kemal Kılıçdaroğlu’nun Aleviliği üzerinden kampanya yürüttü…

Hâkim ve savcıların “dedelerden talimat” aldığını iddia etti…

Kendisine ceza veren Yargıtay üyelerinin Alevi olduğunu söyledi…

Miting meydanlarında Alevileri yuhalattı…

Peki, Kemal Kılıçdaroğlu ne yaptı?

Kocaman bir hiç…

Duymamazlıktan, görmemezlikten geldi…

Soyunu”, “sopunu” Konyalara taşıdı…

Ve sustu…

Aralıkta CHP bir olağanüstü Kurultay yaptı…

Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’de yeni bir yol açtı… Veya öyle sandı…

Yeni bir parti meclisi ve MYK’yla 12 Haziran seçimlerine gidildi…

Tayyip Erdoğan’ın, referandumda başladığı Alevi düşmanlığına genel seçimlerde de devam etti…

Kılıçdaroğlu ve CHP’ye Alevilik üzerinden saldırmaya devam etti…

CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu bu saldırılara cevap vermek yerine CHP içindeki Alevileri etkisizleştirmeye çalıştı…

Milletvekili listelerine mümkün olduğunca Alevileri yazmamaya gayret gösterdi…

Büyük şehirlerde önseçim korkusunun bir gerekçesi de eğer önseçim olursa her yerde Alevi adaylar kazanır, korkusuydu…

CHP, parti meclisinde yer alan Alevi kökenli kişilerin isimleri çizildi…

Partiyi “kendince” dizayn etmek isteyenlerde bu “korkuyu” körüklediler…

İstanbul’da bir Didem Engin, bir Hüseyin Yıldız Alevi olmasalardı pek ala listelerde ön sıralarda olabilecekken, sırf Alevi kökenli diye üstleri çizildi…

Bugün örgütten sorumlu olan Nihat Matkap seçimlerde seçilebilecek yerden Alevi kökenli diye yazılmadı…

Ve bir seçim kampanyası, CHP’de Aleviler yok sayılarak geçirildi…

CHP parti meclisinde milletvekili yazılanların Alevi olmamasına özellikle dikkat edildi…

Ve en az Alevi kökenli milletvekili bu dönemde yazıldı…

***

Seçimler bitti…

Yaratılan büyük umutlarda bitti…

Kemal Kılıçdaroğlu, Gürsel Tekin, Erdoğan Toprak üçlüsü, olabilecek en kötü listeyle seçime gittiler…

Nasılsa, yüzde kırklar hadi bilemedin yüzde otuzların üzerinde oy alacaklardı…

O zaman kimsenin itirazı olmaz, sesi çıkmazdı…

Ama evdeki hesap sandığa uymadı…

Parti içinde ve kamuoyunda büyük tepkiler oluştu…

İstifa sesleri yükseldi…

Aceleci” açıklamalar yapıldı…

Olaganüstü kurultay için imzalar toplanmaya başladı…

***

İşte o zamana kadar “Alevi”liğini devlet sırrı gibi gizleyen, bütün hakaretlere sesini çıkarmayan Kemal Kılıçdaroğlu’da “Alevi” olduğunu fark etti(!)

Referandumda, seçim kampanyasında ısrarlı sorulara cevap vermeyen KılıçdaroğluAleviyim suç mu” diye açıklama yaptı…

Hesap basitti…

Alevilik, üzerinde bir hat açmak, bir zemin oluşturmak istendi…

Sanki CHP içinde ortaya çıkan tepki ve eleştirilerin nedeni Kılıçdaroğlu’nun Aleviliğidir algısı yaratıldı…

Buna, cahil ve geri bazı “muhalif” isimlerin açıklamaları da hizmet etti…

***

Önce bir şeyde net bir şekilde anlaşalım; Kılıçdaroğlu döneminde Aleviler CHP’nin bütün üst yönetimlerden tasfiye olmuşlardır…

Alevisin baskısıyla İstanbul, İzmir ve Ankara il başkanlıklarına “atanacak” isimlerde Alevi olmaması bir özellik olarak atandı…

Sanki Alevi olmak bir suçmuş gibi sanılanın aksine, Aleviler partinin önemli noktalarından dışlandılar…

***

Gelelim, Kılıçdaroğlu, Nihat Matkap ve Erdoğan Toprak’ın Aleviliğine…

Kimin ne olduğu hiç önemli değil…

Kişi kendini nasıl tanımlıyor o çok önemli…

Bu üç ismin Alevilerin mücadelesi ve örgütlenmesinde bir yeri var mı?

Ya da Erdoğan Toprak, Nihat Matkap ve Kemal Kılıçdaroğlu hayatlarının herhangi bir döneminde Alevilerin mücadelesine ve örgütlenmesine hizmet etmiş mi?

Bilen varsa, beri gelsin…

Erdoğan Toprak, DSP’de de CHP’de kendisini “Adanalı” diye tanıtır…

Daha Tunceli’liyim diyecek cesareti bile yok…

Bırak Aleviyim demeyi…

***

Alevi bir ana-babadan doğmak Alevilikse bu arkadaşlar Alevi

Ama Alevilerin eşit yurttaşlık taleplerine sahip çıkmak, o inanca ve kültüre hizmet etmekse…

Bu arkadaşları kenara alalım…

***

Son parti meclisinde Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiren Osman Kaptan ve Kemal Kılıçdaroğlu aslında ne yazık ki aynı çizgideler…

Ve olaylar aynı pencereden bakıyorlar…

Kemal Kılıçdaroğlu’da Osman Kaptan’da isimlerin niteliğine, üretkenliğine, CHP’liliğine bakacağına, Alevi olup olmamasına bakıyorlar…

İkisinin de baktığı yer aynı

Biri bir tarafta, diğeri öbür tafra da…

Ama aynı hizadalar…

***

Burası “Cumhuriyet” Halk Partisi…

Cumhuriyet, en azından hukuksal olarak yasa önünde bütün yurttaşları eşitler…

Bütün yurttaşlara eşit, seçme ve seçilme hakkı tanır…

Kimin Kürt, kimin Alevi olduğuna bakan kişi Cumhuriyet karşıtıdır…

Kendisini nasıl tanımladığı önemli değildir…

***

CHP, kötü yönetiliyor…

Bu çok açık…

Bunu genel başkan da söylüyor…

Ama şimdi koltukları koruma uğruna daha tehlikeli bir şey yapılıyor…

Kılıçdaroğlu ve ekibi (her gün değişiyor, hızlı rotasyonlu) Alevilik üzerinden ayrışma tohumları atıyor…

Sözüm ona “muhalif” bazı isimlerse, yaptıkları “gerici” açıklamalarla bu “girişim”e hizmet ediyorlar…

***

CHP’deki parti içi mücadelenin Alevilikle hiçbir ilgisi yok…

Partinin kötü yönetilmesi; parti hukuku ve parti içi demokrasinin yok edilmesiyle bir ilgisi var…

Aleviler, herkes gibi CHP’nin gerçek sahipleridir…

Esas, CHP’ye zarar verenler, CHP’yi güçsüzleştiren Alevilere de zarar veriyorlar…

CHP içinde hiçbir siyasi kimliği ve siyasi varlığı olmayan bazı şaklabanların Aleviliğin arkasına sığınmasına izin vermeyeceğiz…

Bazı kişilerin genel başkana rağmen bunu alttan alta işlemesine izin vermeyeceğiz…

***

Basit araştırma yapın…

Alevi örgüt temsilcileri yurtiçi ve yurtdışından kaç kişi milletvekilliğine başvurmuştur…

Kaç tanesinin talebi değerlendirilmiştir…

Alevilerin toplumsal taleplerini savunan ve eşit yurttaşlık mücadelesinin temsilcisi bir kişi bile milletvekili yapılmış mıdır?

***

Deniz Baykal ve Kemal Kılıçdaroğlu dönemini her yönüyle ama bir de bu açıdan kıyaslayalım…

O zaman aslında, bütün kademelerden Alevilerin nasıl adım adım tasfiye edildiğini göreceksiniz…

***

Şimdi kurultay hesaplarıyla yapılanlar bunu yapanlara nasıl dönecek hep beraber göreceğiz…

İmambakır Üküş

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları