loading
close
SON DAKİKALAR

11. Yargı Paketi görüşmeleri, TBMM Adalet Komisyonunda görüşülmeye başladı

11. Yargı Paketi görüşmeleri, TBMM Adalet Komisyonunda görüşülmeye başladı
Tarih: 04.12.2025 - 10:41
Kategori: Gündem

TBMM Adalet Komisyonunda, kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlandı.

TBMM Adalet Komisyonunda, 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar bakımından hükümlülerin kapalı cezaevinden açık cezaevine, açık cezaevinden denetimli serbestliğe 3 yıl daha erken ayrılmalarına ilişkin düzenlemeyi de içeren, kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlandı.

Komisyon, AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel başkanlığında toplandı.

Yüksel, siber suçlardan organize suçlara, toplumsal huzuru bozan eylemlerden ekonomik düzeni tehdit eden girişimlere kadar her alanda mevzuatın vatandaşı koruyacak güçte ve yeterlilikte olması gerektiğini belirtti.

Hazırlanan düzenlemelerin, bugünün sorunlarını çözmeyi değil, yarının güçlü ve adil Türkiyesinin hukuki altyapısını kurmayı hedeflediğini ifade eden Yüksel, teklifin 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında hazırlandığını aktardı.

Yüksel, 38 maddeden oluşan ve 12 farklı kanunda değişiklik öngören teklifle, doğrudan insan hayatına dokunan önemli düzenlemelerin hayata geçirileceğini dile getirdi.

Teklifle, toplumun huzur ve sükununu bozan, vatandaşların can ve mal güvenliğini tehlikeye atan eylemlerle daha etkin mücadele edilebilmesi amacıyla Türk Ceza Kanunu'nda önemli değişiklikler yapılacağını vurgulayan Yüksel, cezaların caydırıcılığının artırılmasının hedeflendiğini kaydetti.

Yüksel, teklifteki düzenlemeleri anlatarak, şöyle devam etti:

"Örgütlü suçlarla mücadelede suç örgütü kurma, yönetme ve üye olma suçlarının cezaları artırılmaktadır. Örgüt faaliyetlerinde çocuklar araç olarak kullanılırsa, örgüt yöneticilerine verilecek cezanın yarısından bir katına kadar artırılması hüküm altına alınarak çocukların suça sürüklenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Halk arasında korku ve paniğe yol açan meskun mahalde silahla ateş etme suçunun cezası artırılmakta, ses ve gaz fişeği atan yani kurusıkı silahlar da bu suç kapsamına alınmaktadır. Özellikle bu suçun düğün, nişan ve asker uğurlaması gibi toplu alanlarda işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılmakta ve bu suç seri muhakeme usulünden çıkarılmaktadır."

Teklifle, trafikte yol kesme eylemlerine karşı sert tedbirlerin alınacağını ve bu fiilin müstakil suç olarak düzenleneceğini söyleyen Yüksel, güveni kötüye kullanma suçunun konusunun motorlu taşıt olması halinde verilecek cezanın bir kat artırılacağını, böylece araç kiralama sektöründeki mağduriyetlerin önüne geçileceğini vurguladı.

- "Teklif, siber dünyada vatandaşını yalnız bırakmayan bir reform paketidir"

Cüneyt Yüksel, bilişim sistemleri kullanılarak işlenen suçlarda, suç gelirlerinin kaçırılmasını önlemek amacıyla şüpheli işlemlere konu banka hesaplarının 48 saate kadar askıya alınacağını ifade etti.

Vatandaşların bilgisi dışında açılan ve suçlarda kullanılan "sahte ve açık hat" sorununun çözüme kavuşturulacağını kaydeden Yüksel, cep telefonu hattı aboneliklerinde çipli kimlik kartı veya biyometrik doğrulama zorunluluğunun getirileceğini bildirdi.

Yüksel, ödeme ve elektronik para kuruluşlarında hesap açılışlarında da biyometrik yöntem veya çipli kimlik kartı kullanımının zorunlu olacağını aktararak, şu bilgileri paylaştı:

"Kovid-19 düzenlemesi kapsamında 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar bakımından hükümlülerin 3 yıl daha erken açık cezaevine ayrılabilmesi ve 3 yıl daha erken denetimli serbestlikten yararlanabilmesi imkanı getirilmektedir. Böylelikle, aynı veya daha önceki tarihte işlenmiş suçlar dolayısıyla yürütülen soruşturma ve kovuşturmalar bakımından hükümlüden kaynaklanmayan nedenlerle meydana gelen gecikmelerin sonucundan hükümlünün olumsuz etkilenmemesi ve infaz adaletinin sağlanması amaçlanmaktadır. Bu teklif, suçlunun cesaretini kıran, mağdurun hakkını koruyan, siber dünyada vatandaşını yalnız bırakmayan ve yargısal süreçleri hızlandıran bir reform paketidir."

- "Suç çetelerinin başını ezeceğiz"

Teklifin ilk imza sahibi AK Parti Tokat Milletvekili Mustafa Arslan, son 23 yılda reform niteliğinde çok sayıda düzenlemenin yasalaştığını anımsattı.

Hazırlanan teklifte, infaz adaletinin sağlanmasına, suç işlenmesinin önlenmesine, caydırıcılığın sağlanmasına ve trafik düzenini bozan eylemlerle mücadeleye yönelik önemli düzenlemelerin yer aldığını ifade eden Arslan, toplumun suç örgütlerine teslim olmaması için bugüne kadar gerekeni yaptıklarını hatırlattı.

Yürüttükleri mücadeleyle birçok suç örgütünün çökertildiğini aktaran Arslan, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocukların araç olarak kullanılmasında örgüt yöneticilerine verilecek cezanın yarısından bir katına kadar artırılacağını anlattı.

Örgüt kurma ve yönetme ile örgüt üyeliği suçlarının da cezalarının yükseltileceğini belirten Arslan, "Dün olduğu gibi bugün de kararlılıkla hareket edeceğiz, suç çetelerinin başını ezeceğiz." dedi.

Arslan, teklifle meskun mahalde silahla ateş etmenin cezasının da artırılacağını kaydetti.

Trafikte yol kesmenin müstakil suç olarak düzenleneceğini dile getiren Arslan, "Hukuka aykırı şekilde bir aracı durduran, hareket etmesini engelleyen 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacaktır. Şehir eşkıyalarının saldırganlık fiillerine caydırıcı cezalar verilecektir. Taksirle yaralama suçunun ceza miktarı da yükseltilecektir." diye konuştu.

Mustafa Arslan, vatandaşların canını yakan dolandırıcılıkla mücadele amacıyla bilişim suçlarında da düzenlemelere gidileceğini belirtti.

Nitelikli dolandırıcılık suçunun, ağır ceza mahkemelerinin görev alanından alınarak asliye ceza mahkemelerine verileceğini söyleyen Arslan, böylece ihtisaslaşmanın sağlanmasının amaçlandığına işaret etti.

Kamuoyunda Kovid-19 düzenlemesi olarak bilinen hükmün eşitsizliğe neden olduğu yönünde görüşler bulunduğunun altını çizen Arslan, "Görüşleri dikkate alarak Kovid-19 düzenlemesini mağduriyetleri giderecek şekilde yeniden ele alıyoruz. 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlardan hükümlü olanlar da 3 yıl daha erken açık cezaevine ve açık cezaevinden denetimli serbestliğe ayrılabilecektir." ifadesini kullandı.

Arslan'ın konuşmasının ardından Komisyon Başkanı Yüksel, muhalefet milletvekillerinin talebi üzerine usul tartışması açtı.

- "Anayasaya aykırı olan teklifin geri çekilmesini öneriyoruz"

CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, teklifin, Anayasaya aykırı olduğunu ileri sürdü.

Bazı yargı paketlerinden çıkarılan düzenlemelerin tekrar gündeme getirilerek 11. Yargı Paketi'ne eklendiğini söyleyen Bülbül, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına uyulmadığını savundu. Bülbül, "Bugüne kadar 11 yargı paketi geldi, 11'inde de hiçbir şey yok. Anayasaya aykırı olan teklifin geri çekilmesini öneriyoruz." sözlerini sarf etti.

DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, 11. Yargı Paketi'nin beklentileri karşılamadığını dile getirdi.

Teklifin, Anayasaya aykırı olduğunu savunan Aslan, kanun teklifinin yeniden incelenmesini istedi.

Konuşmaların ardından teklifin tümü üzerindeki görüşmelere geçildi.

TBMM Adalet Komisyonunda, 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar bakımından hükümlülerin kapalı cezaevinden açık cezaevine, açık cezaevinden denetimli serbestliğe 3 yıl daha erken ayrılmalarına ilişkin düzenlemeyi de içeren, kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.

Teklifin tümü üzerinde söz alan İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun, yargı paketlerinin halen çözülemeyen sorunların olduğunu gösterdiğini söyledi.

Kamuoyunda "Kovid-19 düzenlemesi" olarak bilinen düzenlemenin kapsamına 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyenlerin de dahil edileceğini hatırlatan Olgun, kadına yönelik şiddet ve cinsel suçların kapsam dışında bırakılmasını istedi.

DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, 11. Yargı Paketi'yle büyük bir beklenti oluşturulduğunu ancak teklifin beklentileri karşılamadığını söyledi.

Bugüne kadar 10 Yargı Paketi'nin yasalaştığını anımsatan Ayan, iktidarın muhalefetin önerisini dikkate almadığını, kanun tekliflerinin hiçbir değişiklik yapılmadan kabul edildiğini ileri sürdü.

CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar, yargıya güvenilmediğini iddia etti.

Teklifin 12 kanunda değişiklik öngördüğünü hatırlatan Coşar, teklifte başka komisyonların görev alanına giren düzenlemelerin bulunduğunu dile getirdi.

Coşar, 11. Yargı Paketi'nin "torba kanun teklifi" niteliğinde olduğunu ifade ederek, kadına şiddet ile cinsel saldırı suçlarının hükümlülerinin, depremlerde hayatını kaybedenlerden sorumlu olanların teklifteki Kovid-19 düzenlemesinin kapsamının dışında bırakılmasını önerdi.

Teklifte, avukatların disiplin cezalarına ilişkin düzenlemenin "belirsiz" olduğunu söyleyen Coşar, esnaf ve sanatkarla ilgili hükümlerin tekliften çıkarılması gerektiğini söyledi.

Coşar, "Kanun teklifindeki birçok maddede belirsiz ifadeler var. Şimdiye kadar getirilen yargı paketleri gibi bu yargı paketinde de Anayasaya aykırılıklar bulunmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Kanun teklifini destekliyoruz"

MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, 11. Yargı Paketi'ndeki düzenlemelerin geniş mutabakatla kapsayıcı hale getirildiğini ifade etti.

Trafikte huzuru bozan olaylarla karşı karşıya kalındığının altını çizen Öztürk, teklifle, araçların hareketini engellemeye yönelik eylemlerde bulunanlara verilecek cezaların artırılacağını anımsattı.

Düğün, nişan, asker uğurlaması, maç kutlaması gibi sevinç alanlarında silahla havaya ateş edilmesinin vicdanları yaraladığını vurgulayan Öztürk, bu konuda teklifte önemli düzenlemeler yer aldığını söyledi.

Öztürk, organize suç örgütlerinin ve terör yapılarının çocukları suçta araç olarak kullandığına dikkati çekerek, "Teklifin kritik bir yönü de çocukların suçta araç olarak kullanılmasının önlenmesidir. Çocuğu suç örgütlerinin hedefinden çıkaran her düzenlemeyi sonuna kadar destekliyoruz. MHP olarak kanun teklifini destekliyoruz." dedi.

Yeni Yol Partisi Ankara Milletvekili İdris Şahin, 11. Yargı Paketi'nin büyük beklenti oluşturduğunu ancak teklifteki hükümlerin bu beklentiyi karşılamadığını belirtti.

Vatandaşların "reform" ifadesini duymak istemediğini savunan Şahin, gerçek ihtiyaçlar doğrultusunda adım atılması gerektiğini söyledi.

Şahin, şiddet içeren suçların cezalarının artırılmasını doğru bulduklarını kaydederek, "Trafik düzenini bozan eylemlerle daha etkin mücadele edilmesi, can ve mal güvenliğinin sağlanması amacıyla bazı suçların cezalarının artırılması öngörülmektedir. Bunları desteklediğimizi ifade etmek isteriz." şeklinde konuştu.

- "Kıymetli adımlar atılacağına hiç şüphemiz bulunmuyor"

Teklifle ilgili değerlendirmelerde bulunan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, teklifin 4'üncü ile 10'uncu maddeleri arasında avukatlara yönelik disiplin hükümlerinin yer aldığını hatırlattı.

Avukatlık mesleğinin sorunları ve çözüm önerilerinin Yargı Reformu Strateji Belgesinde yer aldığını gördüklerini aktaran Sağkan, "Umut ediyorum, bu yasama döneminde kanun teklifleriyle 2026'da mesleğimizin hem ekonomik hem de niteliksel anlamda yaşadığı sorunların çözümüne dair önemli yasal düzenlemeler hayata geçirilecektir. Bunun için Meclis çatısı altında kıymetli adımlar atılacağına hiç şüphemiz bulunmuyor." ifadelerini kullandı.

Avukatlık Kanunu'ndaki disiplin hükümlerinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiğini belirten Sağkan, iptal çerçevesinde kendi çalışmalarını yaptıklarını ve Adalet Bakanlığı ile görüştüklerini anlattı.

Teklifteki düzenlemeleri Adalet Bakanlığı ile birlikte hazırladıklarını kaydeden Sağkan, iptal kararının ardından 9 aylık süre verildiğini, bu konuda boşluk yaşanmasından endişe ettiklerini ancak teklifin hazırlanarak TBMM gündemine getirildiğini dile getirdi.

Sağkan, uyarı, kınama gibi disiplin eylemlerinin tamamına yakınının mevcut uygulamada yer aldığını, yargı kararlarıyla içtihat haline geldiğini belirtti.

Komisyonda, teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından maddelerin görüşülmesine geçildi.

TBMM Adalet Komisyonunda, 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar bakımından hükümlülerin kapalı cezaevinden açık cezaevine, açık cezaevinden denetimli serbestliğe 3 yıl daha erken ayrılmalarına ilişkin düzenlemeyi de içeren, kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ilk 15 maddesi kabul edildi.

Kabul edilen maddelere göre, teklifle, İcra ve İflas Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Nispi harç ve teminat yatırma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerin, ihalenin feshini talep etmesi halinde, mahkemece ihalenin feshi talebi dosya üzerinden ve kesin olarak reddedilecek.

Teminatın veya yatırılması gereken harcın yatırılmaması veya eksik yatırılması suretiyle ihalenin feshinin talep edilmesi halinde mahkeme tebliğ edeceği muhtırada, iki haftalık kesin süre içinde teminatın veya harcın ikmal edilmesini, aksi halde ihalenin feshi talebinin dosya üzerinden kesin olarak reddedileceğini bildirecek. Mahkeme, süresi içinde teminat veya harç ikmal edilmediği takdirde derhal ihalenin feshi talebini reddedecek.

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda yapılan düzenlemeye göre, alışılmış hediyeler dışında, geçici veya kesin aciz belgesinin ya da aciz belgesi niteliğinde olan haciz tutanağının düzenlendiği yahut iflasın açıldığı tarihten önceki 1 yıl içinde yapılan bütün bağışlamaların ve ivazsız tasarrufların iptale tabi olduğu hüküm altına alınıyor.

Alt soy ve üst soy, üçüncü derece dahil kan hısımları, son 1 yıl içinde evlilik birliği sona ermiş olsa bile eşi ve üçüncü derece dahil kayın hısımları, evlat edinenle evlatlık, ortak konutta yaşayan kişiler arasında yapılan tasarrufların gerçek değere uygun olarak ivazlı olduğu ispatlanmadıkça bağışlama sayılacak.

Aksi ispatlanmadıkça, sözleşmenin yapıldığı sırada, kendi verdiği şeyin gerçek değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyatla kabul ettiği sözleşmeler ile borçlunun kendisine veya üçüncü bir kişi yararına ömür boyu gelir sözleşmesi ya da intifa hakkı tesis ettiği sözleşmeler, yahut ölünceye kadar bakma sözleşmelerinin, uygun bir karşılığının sağlandığı ispatlanmadıkça bağışlama sayılacak.

Aynı Kanun'un "İstinaf yoluna başvurma ve incelenmesi" ile "Temyiz yoluna başvurma ve incelenmesi" başlıklı hükümlerindeki parasal sınırların uygulanmasında, şikayet başvurusunun yapıldığı veya davanın açıldığı tarihteki miktar esas alınacak.

- Avukatlara verilen disiplin cezaları

Teklifle, Avukatlık Kanunu'nda değişiklik yapılıyor. Buna göre, avukatların, avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında son soruşturma açılmasına karar verilirse, bu durum ve yargılama aşamalarında verilen nihai kararlar avukatın kayıtlı olduğu baroya bildirilecek.

Avukatlara, avukatlık onur ve ünvanına, savunma hakkının kutsallığının gerektirdiği saygı ve güvene veya özen ve doğruluk yükümlülüklerine uymayan hal ve hareketlerinin tespit edilmesi üzerine, ihlalin niteliğine ve eylemin ağırlık derecesine göre Avukatlık Kanunu'nda yazılı disiplin cezalarından biri verilecek.

Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda avukatlara verilecek disiplin cezaları yeniden düzenleniyor. Avukatlar hakkında uygulanacak disiplin cezaları, "uyarma", "kınama", "para cezası", "işten çıkarma" ve "meslekten çıkarma" olarak belirleniyor. Hangi hallerde hangi cezaların verileceği sıralanıyor.

Hakkında herhangi bir disiplin cezası verilen avukatın, bu cezanın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde disiplin cezası gerektiren yeni bir fiil işlemesi halinde bu fiil için öngörülen disiplin cezasının bir derece ağır olanı, ilk defa verilen uyarma cezasının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde işten çıkarma cezası gerektiren bir fiilin işlenmesi halinde meslekten çıkarma cezası yerine işten çıkarma cezasının üst haddi uygulanacak.

Bir defa işten çıkarma cezası alan avukat, bu cezanın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde en az kınama cezasını gerektiren bir fiil işlerse meslekten çıkarılacak.

Meslekten çıkarma cezasını gerektiren haller hariç olmak üzere, ilk defa disiplin cezası verilmesini gerektiren bir fiil işleyen avukata, verilecek disiplin cezasından bir derece hafif olanı uygulanabilecek. Bu hüküm, hakkında verilen bir disiplin cezasının kesinleşmesinden itibaren 5 yıl geçenler bakımından da geçerli olacak.

Avukatlara verilecek disiplin cezaları ile bu cezaları gerektiren eylemler ayrıntılı olarak belirlendiği için Avukatlık Kanunu'nda yer alan bazı disiplin düzenlemeleri kaldırılıyor.

Baro Disiplin Kurulu tarafından kovuşturma sonucunun beklenmesine karar verilmesi halinde, kesinleşen mahkeme kararının ilgili baroya bildirilmesinden itibaren 1 yıl geçmekle ceza verme yetkisi zaman aşımına uğrayacak.

Disiplin soruşturması veya kovuşturması sonucu tesis edilen idari işleme karşı dava açılması halinde zaman aşımı süresi kesilecek. Mahkemenin idari işlemin iptaline ilişkin kararının ilgili baro veya Türkiye Barolar Birliğine bildirilmesinden itibaren mahkeme kararı uyarınca en geç 2 yıl içinde yeniden yapılacak soruşturma veya kovuşturma sonucuna göre karar verilecek. Mahkeme kararının ilgili baro veya Türkiye Barolar Birliğine ulaşmasından itibaren 2 yıl geçtikten sonra disiplin cezası verilemeyecek.

Meslekten çıkarma cezasından başka bir disiplin cezası verilen avukatlar, uyarma, kınama, para ve işten çıkarma cezalarının uygulanmasından itibaren 5 yıl geçtikten sonra disiplin kuruluna başvurarak, bu disiplin cezalarının sicillerinden silinmesini isteyebilecek. Tekerrür uygulanarak verilen işten çıkarma cezaları, bu hükmün dışında olacak.

Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararının oluşturacağı hukuki boşluğun doldurulması amacıyla Kamu İhale Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Kamu İhale Kurumunun gelirlerine ilişkin hükümde yapılan değişikliğe göre, itirazen şikayet başvuru bedelinin, başvuru dilekçesinde yer verilen iddialar dikkate alınarak belirlenecek haklılık oranına karşılık gelen kısmının Kurul kararıyla başvuru sahibine iadesine karar verilecek. Ancak Kurumca ilgili hüküm uyarınca başvurunun reddine veya eşit muamele ilkesi yönünden yapılan inceleme sonucunda ilgili hükümler uyarınca ihalenin iptaline veya düzeltici işlem belirlenmesine karar verilmesi halinde başvuru bedeli iade edilmeyecek.

Başvuru dilekçesinde aynı iddia kapsamında birden fazla hususa yer verilmesi halinde bu hususlar Kurum tarafından ayrı birer iddia olarak değerlendirilecek. Kurul kararının başvuru sahibine bildirimini izleyen 30 gün içinde başvuru sahibinin Kuruma yazılı talebi üzerine, bu talep tarihini izleyen 30 gün içinde Kurum tarafından bedel iadesi yapılacak. Kurumca iade edilen bu bedel için faiz işlemeyecek.

İtirazen şikayet başvurusu üzerine alınan Kurul kararlarına karşı açılan davalar sonucunda veya Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun "Mücbir sebepler" başlıklı maddesi uyarınca sözleşmenin feshedilmesi hallerinde, "doğal afetler" hükmü uyarınca tahsil edilen bedelin ilk sözleşme bedelinin tamamlanmayan oranına karşılık gelen kısmının Kurul kararıyla yükleniciye iade edilmesine karar verilecek. Bedel iadesinin yapılabilmesi için yüklenicinin, fesih ve tasfiye işlemlerinin tamamlandığının kendisine bildirimini izleyen 30 gün içinde iade talebiyle idareye başvurması gerekecek. Başvuruyu izleyen 30 gün içinde idarece, ilk sözleşme bedelinin tamamlanmayan oranı dahil gerekli bilgi ve belgeler Kuruma iletilecek. Bilgi ve belgelerin Kurum kayıtlarına alındığı tarihi izleyen 30 gün içinde Kurum tarafından bedel iadesi yapılacak. Kurumca iade edilen bu bedel için faiz işlemeyecek. Bu hüküm, 26 Aralık 2025'te yürürlüğe girecek.

- "Dolandırıcılık" suçunun yargılaması asliye ceza mahkemelerinde yapılacak

Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) düzenlenen "dolandırıcılık" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlarına ilişkin yargılamaların farklı mahkemelerde yürütülmesi sebebiyle oluşan görev uyuşmazlıklarının önüne geçilmesi amaçlanıyor. Buna göre, "dolandırıcılık" suçunun yargılaması asliye ceza mahkemelerinde yapılacak.

Bu hükmün yürürlüğe girdiği tarihte ağır ceza mahkemelerinde görülmekte olan davalarda veya istinaf ya da temyiz kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalarda "nitelikli dolandırıcılık" suçlarına bakan mahkemenin görevinin bu düzenlemeyi ihdas eden Kanun ile değiştiği gerekçesiyle görevsizlik veya bozma kararı verilemeyecek. Bu davalara, kesin hükümle sonuçlandırılıncaya kadar bu hükmün yürürlüğe girdiği tarihten önceki göreve ilişkin kurallara göre bakılmaya devam edilecek.

- TCK'de yapılan düzenlemeler

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) "Akıl hastalığı" hükmünde yapılan değişiklikle hukuk sisteminde cezai sorumluluğu kabul edilen kısmi akıl hastaları hakkında hem verilen cezanın infazı hem de akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanması amaçlanıyor. Buna göre, söz konusu kişi hakkında ayrıca akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirine hükmolunacak.

Akıl hastalarının tedavi ve koruma amacıyla sağlık kurumunda geçirecekleri süre, ağırlaştırılmış müebbet hapis ve müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda bir yıldan, üst sınırı 10 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda ise 6 aydan az olamayacak.

Teklifin ilk 15 maddesinin kabul edilmesinin ardından Komisyon Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, görüşmelere saat 18.00'de devam edileceğini bildirdi.

Kaynak : istanbulgercegi.com - Dilfiraz Değerli

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları