loading
close
SON DAKİKALAR

Ali Koç'tan şike kumpası davası sonrasında açıklama: Haklı davamızdan vazgeçeceğimiz gibi bir şey söz konusu değil

Ali Koç'tan şike kumpası davası sonrasında açıklama: Haklı davamızdan vazgeçeceğimiz gibi bir şey söz konusu değil
Tarih: 15.01.2020 - 17:31
Kategori: Spor

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, şike kumpası davasının 14. duruşması sonrası açıklamalarda bulundu.

Fenerbahçe şike kumpası davasının 14. duruşma Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu’nda görüldü. Duruşmayı Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve kulüp yöneticileri de izledi. 

Ali Koç'un açıklamaları şöyle:

“Kumpas Davası’nın 14. celsesi devam ediyor. Büyük ihtimalle yarın ya da Cuma günü sonlanacak. Muhtemelen bir iki ay sonra da 15. celse başlayacak. Davanın Fenerbahçe için ne demek olduğunu hepimiz biliyoruz. Buraya gelmek, davayı takip etmek eski günleri hatırlatıyor. Hatırlamak istemediğimiz eski günleri hatırlatıyor. O zamandan bugüne Silivri Kampüsü çok gelişmiş, her şey gelişmiş ama bizim dava istediğimiz kadar gelişmedi. 3 Temmuz Davası ve Kumpas Davası olmak üzere iki tane dava takip ediyoruz. Bir tarafta hakkımızı aramak, kamu vicdanında tertemiz olan hakkımızı resmiyete kavuşturmak, bitirmek ve süreci sonlandırmak istiyoruz. Diğer taraftan da Fenerbahçe’ye bu kahpe saldırıyı yapan ki o günleri hatırlayın topyekûn her yerden bize saldıran medyasından, polisinden, savcısından, köşe yazarlarından, devletin değişik kurumlarını abluka altına almış, devletin kılcal damarlarına sirayet etmiş, tüm rüzgârı arkasına almış, Fenerbahçe’nin yapayalnız kaldığı bir dünyada orantısız bir şekilde bize saldıran, davada gizlilik olmasına rağmen her gün sayfa sayfa ifadelerin servis edildiği bir ortamdan bahsediyoruz. O günlerde iş başa düştü. Fenerbahçe, Fenerbahçe’yi savunmak zorunda kaldı. Kendi başımızaydık. Bugün geldiğimiz noktada Türkiye çok değişti. Şimdi bu kahpe örgüte karşı olmak çok kolay. O zamanlar değildi. Köprüye ilk Fenerbahçeliler çıktı. O günleri hatırlayın. Biz çok çektik. Bizim ne çektiğimizi bir Fenerbahçeliler bir de Allah bilir. 2019 yılının sonunda sonuçlanmasını beklediğimiz Yargıtay Davası’nın henüz sonuçlanmamış olması ve usulden bir nebze de olsa gecikiyor olması bizleri fazlasıyla üzmüştür. Bir nebze hayal kırıklığına uğratmıştır. Haklı davamızdan vazgeçeceğimiz gibi bir şey söz konusu değil. Bu sadece nihai sonucu, inandığımız, ne olacağını bildiğimiz, haklılığımızın ispatlanacağı ve resmiyete kavuşacağı sonucu ertelemiştir. Usuldeki sıkıntılar giderildikten sonra bizim inancımız, hızlıca bu mahkemenin de 2020 yılında sonuçlanacağıdır. Diğer taraftan Kumpas Davası’nın da Fethi Pekin, Alper Pirşen ve kulübümüzün avukatlarının ifade ettiği gibi 2020 yılında sonuçlanacağıdır.

Bugün taraftarlarımızla, kalabalık bir yönetici grubuyla buraya geldik ama bu davalar aylardır devam ediyor. Zaman zaman Fethi Pekin, zaman zaman Alper Pirşen buradaydı ama kulüp avukatlarımız her zaman işin başındalar. Sonuna kadar yakinen takip ediyorlar. İnandığımız sonuca kavuşacağımıza hiçbir şüphemiz yok. Bu sadece Fenerbahçe’nin, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün, Fenerbahçelilerin davası değil; Türkiye’nin davasıdır. Kanunsuzluk, kuralsızlık, hiçbir hukuk tanımayan, önce Fenerbahçe’yi sonra Cumhurbaşkanı’na kadar gözüne kestirdiği her kişi ve kuruma saldıran, pek çok kişinin, ailenin yuvasını yıkan, kurumları bitiren ve devleti yıkmaya cüret eden bu hukuksuzlukla, bu örgütle mücadele etmek herkesin görevidir. Bu davaları takip etmek, aynı Fenerbahçe Spor Kulübü’nün yaptığı gibi bu davaların sonuna kadar bekçisi olmak, vatanını seven, vatanı için her şeyi yapacak olan her Türk vatandaşının görevidir. Bizim davamıza bakıyoruz. O veya bu nedenle bazıları takip etmek istemiyorlar, devam ettirmek istemiyorlar. İki tane dava takip ediyoruz. Bunun da doğru olmadığını düşünüyoruz. Hepimiz bu ve bunun gibi kumpas ve tuzak olan her davaya sahip çıkmalıyız ki hiçbir zaman Türkiye Cumhuriyeti’nde kimse, kimseler böyle bir şeye bir daha kalkışamasın. Düşünemesin, yeltenemesin. Bu sadece Fenerbahçe davası değil.

O günlere dönersek demin bahsettiğim şartlarda Fenerbahçemize saldırıldı. Fenerbahçemizin yapayalnız kaldığı ortamda Fenerbahçeliler sokağa döküldü. Fenerbahçeliler, Fenerbahçe’ye sahip çıktı. Kim bilirdi ki biz aslında cumhuriyetimize, ülkemize sahip çıkıyoruz. Ülkemizi, devletimizi gözüne kestiren bu örgütle tek başımıza mücadele ederken direnişin fitilini ateşlediğimizi kim bilebilirdi? 3 Temmuz 2011’den 17-25 Aralık’a, sonra 15 Temmuz’a gelen süreci kim tahmin edebilirdi? Dolayısıyla vicdanı olan, olaylara objektif bakan, taraftar gözüyle değil, insani gözle bakan herkes Fenerbahçe’nin mücadelesine büyük saygı duymuştur, müteşekkirdir. Biz de bu mücadelemizle her zaman gurur duymuşuzdur. Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım’ın liderliğinde, diğer yöneticilerimizin liderliğinde topyekûn bu camianın her kademesi bir reaksiyon göstermiştir. Bu da başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Genelkurmay Başkanımız İlker Başbuğ olmak üzere herkesin takdirini kazanmış bir duruştur. O yüzden biz bu mücadeleyi sonuna kadar devam ettirmeliyiz.

Son dönemlerde bu genel FETÖ ile mücadelede sanki bir sulanma, değişik bir rüzgar esiyor gibi intibalar edinmekteyiz. Sadece Fenerbahçe davası ile ilgili değil. O yüzden bugün bir kısım taraftarlarımız burada reaksiyon vermişlerdir ama bugün esas reaksiyon dijital dünyada verilmektedir. Hafta sonu yaptığım açıklamalarda da camiamızın ne kadar hassas olduğunu, Fenerbahçe’ye sahip çıkmaya hazır olduğunu bir kez daha görmüşüzdür. O yüzden onlara da buradan teşekkür ediyorum. Buradaki her kardeşime tek tek teşekkür ediyorum. Her platformda Fenerbahçe’ye sahip çıkan herkese teşekkür ediyorum. O zaman haklı kupamız, tertemiz kupamız bizden alınmaya çalışılmıştı. Sanki bu dönemde de muhtemel bir şampiyonluğumuza göz dikilmiş gibi görüyoruz. Tabi apayrı aktörler. Geçen sefer söylediğim gibi. O yüzden tüm taraftarlarımıza hem 3 Temmuz döneminde hem bu dönemde hem de her daim, her konuda Fenerbahçe’ye sahip çıktıkları için ne kadar farklı bir camia olduğumuzu, böyle bir camianın başkanı ve yöneticileri olmaktan ne kadar gurur duyduğumuzu bir kez daha ifade edip onlara da çok çok teşekkür ediyorum.

Şimdi bizim amacımız bu celsede konuşmaktı ancak avukatlarımızdan da aldığımız geri bildirim, bu celse belki de doğru bir zaman değil. Bir sonraki celsenin daha iyi bir zaman olacağı çerçevesindeydi. Nitekim geldiğimiz noktada, yarın herhalde celse sonuçlanacak. Avukatlarımız haklı çıktılar. Fenerbahçe Spor Kulübü’nü temsilen büyük bir ihtimalle bir sonraki celsede konuşacağız. Her hâlükârda bir celsede konuşacağız ama sadece avukatlarımızın bu konudaki geri dönüşlerini bekliyoruz."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları