loading
close
SON DAKİKALAR

Bademciğe kansız ameliyat

Bademciğe kansız ameliyat
Tarih: 11.02.2012 - 22:06
Kategori: Sağlık, Yaşam

Okul çağındaki çocukların sorunlarından olan bademcik ve geniz eti ameliyatları sadece ailelerin değil, doktorların da kabusu. Ancak thermal welding yöntemi, hem aileleri hem de doktorları rahatlatıyor

Çocukların anaokulu, kreş ya da ilkokul gibi kalabalık olarak bulundukları yerlere gitmeye başladıkları dönemlerde artan bademcik ve geniz eti sorunlarının çözümünde çoğu zaman ameliyata başvuruluyor. Ancak bademcik ameliyatları hem aileleri hem de doktorları zor durumda bırakabiliyor.
Ancak KBB Uzmanı Op. Dr. Atilla Şengör, bademcik ve geniz eti sorunlarında 7 yıldır uygulanan Thermal Welding yöntemiyle kulak-burun-boğaz uzmanlarının rahat ettiğini söyledi.

Bademcik ameliyatlarının sadece ailelerin değil, doktorların da kabusu olduğunu belirten Şengör, Thermal Welding yönteminin avantajlarını şöyle açıkladı:
“Türkçeye “ısısal kaynaklama” olarak çevrilebilecek bu yöntemde, bademcik dokusunu yapışık olduğu çevre dokulardan ısı ve basınç yardımıyla ayırmaya yarayan maşa benzeri bir araç kullanılıyor. Bu şekilde dokular ayrılırken adeta kaynaklama da yapılarak kanama önlenmiş oluyor. Temiz bir çalışma sahası sağlanmış olduğundan incelikle ve seri olarak çalışmak olanaklı oluyor ve bu şekilde ameliyat süresi de kısalabiliyor. Bu teknikle yaptığımız ameliyatların neredeyse “kansız” olduğunu belirtmekle, yılların deneyimi sonunda artık abartmış olmayız. Ağrı konusunda da çocuğun geçirdiği herhangi bir bademcik enfeksiyonunda olduğundan daha fazla bir ağrı gözlemlemiyoruz. Ancak teknik ne kadar başarılı olursa olsun, ameliyat sonrası kanama riskinin unutulmaması ve belirtilen önlemlerin uygulanmasına dikkat etmek gerekiyor.”

Tıbbi adıyla adenoid olarak adlandırılan geniz eti dokusu, burun boşluğunun arka bölümünde, geniz bölgesinde yer alıyor; bademcikler ise boğaz bölgesinde bulunuyor. Bademcikler burun veya ağızdan giren mikropları vücudun tanımasını sağlıyor, yani vücudun savunma sisteminde görev alıyor. Bademcik ve geniz eti sorunları en sık çocukluk döneminde görülüyor. Bu enfeksiyonlar çocukların bazılarında olumsuz etkiler yapıyor. Reçeteler dolusu ilaçlar, okul devamsızlıkları, uykusuz geceler, kaygı ve tekrarlayan enfeksiyonlar, aile ve hekimleri daha etkin bir çözüm arayışına itiyor.

KBB Uzmanı Op. Dr. Atilla Şengör, geniz eti ve bademcik enfeksiyonlarının çocuğun hayatını ciddi şekilde etkilediğini söylüyor: “Geniz eti çocuklarda tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle büyür. Burun solunumunu engelleyecek boyuta geldiğinde, burun işlevlerinin de bozulmasına yol açar. 

Burun tıkanıklığı ile beraber kulak sorunlarına da (efüzyonlu otit, otitis media) yol açabilir. Üst ve alt solunum yollarında enfeksiyonlara ve hastalıklara eğilim oluşturabilir (sinüzit, bronşit, zatürre, astım). Yarattığı solunum sıkıntısı nedeniyle “uykuda soluk durması” olarak bilinen uyku-apne hastalığına yol açabilir. Bununla ilişkili olarak horlama, konsantrasyon kaybı, okul başarısında azalma, gece idrar kaçırma ve gelişme geriliği gibi durumlar bulunabilir. Sürekli yapılan ağız solunumu nedeniyle boğaz ve bademcik sorunlarının yanı sıra, çocuğun yüz gelişimini etkileyebilir ve “adenoid yüzü” (Orta yüz gelişimi bozukluğu nedeniyle basık burun kökü, uzamış yüz, ağız açıklığı ve dişlerde kapanma bozukluğu) dediğimiz ifade değişikliği meydana gelebilir. Geniz eti ayrıca alerjik nezlenin ortaya çıkmasına veya mevcut belirtilerin şiddetlenmesine de yol açabilir.”

Geniz eti büyümesine yol açan üst solunum yolu enfeksiyonlarının akut dönemlerinde ilaçla tedavinin tercih edildiğini belirten Op. Dr. Atilla Şengör, tedavi süreci hakkında ise şu bilgileri veriyor: “Burada çok önemli diğer bir nokta, enfeksiyonları oluşmadan önlemeye çalışmaktır. Enfeksiyon sıklığı azaltılabilirse veya hastalık dönemlerinin arası açılabilirse, geniz etinin küçülme olasılığı artar ve sorun çözülebilir. Bu nedenle çocukluk çağındaki aşıların düzenli yapılması ve enfeksiyonların bulaşmasını önleyecek önlemlerin alınması gerekir. Ancak her şeye rağmen geniz eti küçülmüyor, buna bağlı diğer sistemleri etkileyen yeni sorunlar ortaya çıkıyor ve bunlar da tedavilere yanıt vermiyorsa, bu durumda geniz etinin alınması gerekebilir.

Bademcikler aslında vücudumuzun bağışıklık sisteminin elemanlarıdır. Boğaz bölgesinde yer alırlar ve buradan giren mikropları, vücudun tanımasını sağlarlar. Bu nedenle aslında vücuda gerekli olan bu dokular, mecbur kalınmadığı sürece ameliyat edilmezler. Tek bir bademcik enfeksiyonu geçirmiş bir çocuğun bademciklerinin hemen alınması söz konusu değildir. Tıbbi tedaviye rağmen, senede dörtten fazla enfeksiyon olursa ameliyat gerekir. Ayrıca geçirilen bademcik enfeksiyonlarının komplikasyonu olarak gelişmiş kalp, böbrek ve eklem sorunları varlığında, ya da boyun bölgesinde apseleşme veya tümör şüphesi olduğunda da bademcikler alınır.”

Bademcik ve geniz eti ameliyatlarının da diğer tüm ameliyatlarda olduğu gibi bazı riskler taşıdığı malum. Bunlar arasında başta kanama ve narkoz alımına bağlı sorunlar geliyor. Çocuk ameliyata alınmadan önce, hem bir kanama eğiliminin olup olmadığı, hem de anestezi almaya uygun olup olmadığı ameliyat öncesi tetkiklerde mutlaka araştırılıyor. 

Dr. Şengör, geniz eti veya bademciklerin yol açtığı sorunların şiddetine göre, genellikle çocuk 3 yaşını doldurduktan sonra bu ameliyatların yapılması gerektiğini söylüyor. Ancak bu hastalıkların ağır enfeksiyonlarla ciddi riskler oluşturduğu durumlarda ameliyatın daha erken yapılması da söz konusu olabiliyor.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları