Balıkesir'de CHP'nin 14 ilçe örgütünden il kongresi öncesi ortak deklarasyon

Balıkesir'de 14 CHP ilçe örgütü ortak bir deklarasyon yayınlayarak il kongresine Ender Biçki'yi destekleyeceklerini duyurdu.

Balıkesir'de 14 CHP ilçe örgütü 16 Şubat Pazar günü yapılacak il kongresi öncesinde ortak bir deklarasyon yayınladı. Deklarasyonda "Bir araya geliş sebebimiz, özlediğimiz ve istediğimiz siyasal ve toplumsal değişim ve dönüşüm sürecini başlatacak yönetim kadrolarının oluşturulmasında örgüt ve tabanımız adına müdahil olmaktır. Bu süreçte, kimin il başkanı olmaması gerektiği yönünde oluşmuş geniş bir konsensüs söz konusudur. Mevcut il başkanımız, ne yazıktır ki, 2019 yerel seçim öncesinde aday belirleme süreçlerinde yaşanan olumsuzluklar ve yerel seçim hezimetinin sağlıklı bir özeleştirisini yapmamış ve yapmaktan sürekli kaçınmıştır. Beklemeye ve yeni bir seçim hezimeti yaşamaya tahammülümüz yoktur" denildi.

Deklarasyon şöyle:

Her şeyin olumsuz göründüğü, kalelerin ve siperlerin tek tek kaybedildiği zamanlarda dahi "yapılabilecek bir şeyler" mutlaka vardır. Tıpkı Türkiye Cumhuriyeti ni ve Cumhuríyet Halk Partisini kuran Mustafa Kemal Atatürk gibi, büyük kurtuluş mücadelelerine öncülük edenler, geçmişte olduğu gibi gelecekte de umudunu asla kaybetmeyenler arasından çıkacaktır. Biz aşağıda ismi geçen 14 CHP'li ilçe başkanı, CHP Balıkesir İI Kongresinin hemen öncesinde, ülkemizde yaşanan tüm karanlığa inat Balıkesir siyasetinde artık yeni bir söz söylemenin ve kurumsal anlamda yenilenme ve gelişmenin önünü açmanın vaktidir diyerek bir araya geldik.

Bizi bir araya getiren temel motivasyon, siyasal ve toplumsal alanda demokrasiye ve cumhuriyete sahip çıkan bütün toplumsal kesimleri kurduğu otoriter ve baskıcı rejimle boğmaya çalışan AKP karşısında toplumun örgütlü gücüne sahip çıkmak ve bunun bir adım ötesinde sahip olduğumuz gücün farkına varabilmektir. Bizler yani Cumhuriyet Halk Partisinde örgütü ve parti tabanını temsil eden ilçe başkanları olarak, siyasette çözüm odaklı bir özeleştiri mekanizması oluşturamamanın ve kurumsal değişimler yerine bireysel değişimlerin kolaycılığına teslim olmanın örgütü ve tabanımızı en az AKP karanlığı kadar olumsuz etkilediğinin farkındayız. Oysa artık hata yapma lüksümüz yok. Bizler, yani kendisini Cumhuriyet Halk Partisinin birer neferi olarak gören parti emekçilerinin partisinin çıkarları doğrultusunda en doğru olanı düşünmek ve düşündüğünü dile getirmek, doğru tartışma zeminlerinin oluşumuna ciddi katkı sağlayacaktır. Partimizin özgücünü kullanmak, ortak deneyimlerimizden yararlanmak ve en önemlisi değişimin gücüne inanmak bizleri "kurtuluşa" götürecektir.

31 Mart 2019 ve özellikle de 23 Haziran 2019 İstanbul seçim zaferlerinden sonra Türkiye için ve Balıkesir için siyasal yenilenmenin kapısı açılmıştır. Bu seçim zaferleri halkımızın bize yani partimize verdiği çok önemli bir kredidir. Bu siyasal krediyi halkımızın gelecek menfaatleri için doğru kullanmak ise biz devrimci Cumhuriyet Halk Partililer için bir tür sefer görev emridir. Hayatta da siyasette de en az görülen şey tesadüf ya da kendiliğinden gerçekleşen olaylardır. Kendiliğindenlik hastalıktır ve çürütücüdür. Bugüne kadar gideceği limanı bilmeyen bir geminin işine yarayan herhangi bir rüzgâr esmediği gibi bundan sonra da esmesi çok olası değildir. Bununla birlikte "bekleme ve umutları bir sonraki seçime" aktarma alışkanlığı sadece son 18 yılda bile defalarca denenmiş bir yöntemdir. Bu şekilde geriye doğru gidildiğinde karşımıza çıkan her seçimin bir öncekinden devralınmış umutlarla geçirildiği görülecektir. Oysa her olumsuz sonuç; o sonucu doğuran süreçlerin, organizasyon yapısının ve sorumluluk makamında oturanların ürünüdür. Olumsuz sonuçlardan "tutunacak birkaç dal" çıkarma fikri rahatlatıcı olsa da gerçekçi değildir ve değişimin önündeki en büyük engellerden biridir. Ortada kişisel olarak sahiplenilebilecek herhangi bir başarı yoktur.