loading
close
SON DAKİKALAR

Bir ölü yatıyor, İstanbul Beyazıt Meydanı’nda

Bir ölü yatıyor, İstanbul Beyazıt Meydanı’nda
Tarih: 16.03.2016 - 14:02
Kategori: Gündem

Katliamlar tarihinin hesap sorulmadan kapatılmış bugünkü sayfası 16 Mart 1978’i gösteriyor. Sol görüşlü 7 öğrencinin öldürüldüğü 41 kişinin yaralandığı saldırının üzerinden 38 yıl geçti.

16 Mart 1978’de İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önünde sol görüşlü 7 öğrencinin ölümü ve 41 öğrencinin de yaralanmasına neden olan saldırının üzerinden 38 yıl geçti. Sorumluların cezalandırılmadığı katliam 2008’de zamanaşımından düştü.

Türkiye'de kontrgerillanın en büyük eylemleri arasında sayılan, sol görüşlü 7 öğrencinin öldüğü, 41 öğrencinin de yaralandığı 16 Mart katliamının üzerinden 38 yıl geçti. Bu 38 yıllık süre zarfında sadece 1 kişi (Sıddık Polat) 4 yıl hapis yattı. 
 
“Beyazıt komünistlere mezar olacak”

Üniversitelerde çatışmaların yoğun olarak yaşandığı günlerde olası saldırılara karşı toplu olarak okuldan çıkan öğrencilere polis eşlik ederken, öğrencileri dışarıya çıkmaya zorlayan Reşat Altay sorumluluğundaki az sayıdaki polis o sırada dışarıda eylem yapan ve “Beyazıt komünistlere mezar olacak” sloganı atan ülkücü grubun olduğu tarafa yönlendirildi. Dışarıya korumasız çıkan öğrencilerin üzerine Zülküf İsot isimli bir kişi ‘Kahrolsun komünistler’ diyerek bomba attı. Bombanın ardından öğrencilerin üzerine ateş açıldı. 5 öğrenci olay yerinde yaşamını yitirirken 2 öğrenci de daha sonraki günlerde hayatını kaybetti. 




‘Faşizme ihtar’ eylemleri düzenlendi

Yaşanan katliamından ardından öğrenciler üniversiteyi işgal etti. İşgal üzerine İstanbul Üniversite Senatosu okulu süresiz kapattı. Saldırı büyük tepkiyle karşılanırken DİSK 2 gün süreyle 2 saat iş bırakarak ‘Faşizme İhtar’ eylemleri düzenledi.

Sadece 1 kişi 4 yıl hapis yattı

1978 yılında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Ülkü Ocakları İstanbul İl Başkanı Orhan Çakıroğlu, o dönem Ülkü Ocakları'nda görevli Mehmet Gül, dönemin MHP İstanbul İl Başkanı Kazım Ayaydın ve Ahmet Hamdi Aksoy gözaltına alındı. Sıddık Polat isimli sanık ise Elazığ'da yakalandı. 17 kişi hakkında takipsizlik kararı verilirken, diğer sanıklar hakkında 'idam' istemiyle İstanbul 1 No'lu Sıkıyönetim Mahkemesi'nde dava açıldı. 15 ay süren yargılama sonunda, Polat 11 yıl hapis cezasına mahkûm edilirken, diğer sanıklar delil yetersizliğinden beraat etti. Askeri Yargıtay'ın 5 Ekim 1982 tarihli kararından sonra Polat da beraat etti.

Katliamın ardından bombalı saldırıyı gerçekleştiren Zülküf İsot, olayı anlatacağı korkusuyla ülkücüler tarafından öldürüldü. Zülküf İsot’un ablası Remziye Aykol kardeşinin ölümünden sonra yaptığı açıklamada, katliamı Latif Aktı, Sıddık Polat ve polis Mustafa Doğan’ın kardeşiyle birlikte gerçekleştirdiklerini; katliam emrini de Alparslan Türkeş’in verdiğini açıkladı. Alparslan Türkeş’e herhangi bir dava açılmazken, Mustafa Doğan da bulunamaması nedeniyle yargılanamadı. Mahkeme Doğan’ın bulunması için defalarca Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazdığı halde, Reşat Altay imzalı cevapta Doğan’ın uğradığı disiplin soruşturması nedeniyle istifa ettiği bildirildi. Mayıs 1997’de ise Mustafa Doğan’ın arama emrinin dahi bulunmadığı ortaya çıktı.


Turan Ören, Baki Ekiz, Hatice Özen, Cemil Sönmez, Abdullah Şimşek, Hamit Akıl ve Murat Kurt'un öldüğü, 41 öğrencinin de yaralandığı 16 Mart katliamı davası, 2008 yılında 30. yılını doldurduğu gerekçesiyle zamanaşımından düştü. 


Video için tıklayınız

Bir ölü yatıyor, İstanbul Beyazıt Meydanı’nda


Vişne Haber Ajansı

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları