loading
close
SON DAKİKALAR

CHP Bilim Platformu'dan 'Otoriterleşen Türkiye’nin Çölleşen Medyası’ raporu

CHP Bilim Platformu'dan 'Otoriterleşen Türkiye’nin Çölleşen Medyası’ raporu
Tarih: 06.03.2019 - 09:11
Kategori: Medya

CHP Bilim Platformu'nun hazırladığı "Otoriterleşen Türkiye'nin Çölleşen Medyası" raporuna göre; 2019 yılı itibarıyla cezaevlerinde 150'ye yakın gazeteci bulunuyor, AKP iktidarının medyayı kontrol etme oranı yüzde 95'lere kadar yaklaştı.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Fethi Açıkel'in başkanlığındaki CHP Bilim Platformu tarafından "Otoriterleşen Türkiye'nin Çölleşen Medyası" başlıklı rapor hazırlandı.  

Raporda; AKP iktidarı döneminde Türk medyasında yaşanan tekelleşme, basın özgürlüğündeki büyük gerileme, medya kurumları ve gazeteciler üzerindeki siyasi ve ekonomik baskılar, kamu kurum ve kaynaklarının AKP propagandası için kullanımı ve ekonomik krizin medya kurumları üzerinde yarattığı sorunlar ortaya konuldu.

CHP'nin, medyada yaşanan sorunlar ile ilgili tespitlerine yer verilen raporda, CHP'nin basın özgürlüğünü yeniden sağlamaya yönelik bakış açısına ve sektörde yaşanan sorunlara dair somut çözüm önerilerine yer verildi. 

Fethi Açıkel, rapora ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"AKP iktidarı döneminde, ülkemizde özgürlükler anlamındaki gerilemeden en çok etkilenen başlıklardan birisi de maalesef  basın özgürlüğü olmuştur. AKP'nin otoriter, tekelci ve tahammülsüz politika tarzı sonucunda, Türkiye, basın özgürlüğü anlamında Dünya'nın en itibarsız ülkeleriyle birlikte anılır hale gelmiştir. Medya kurumları ve gazeteciler üzerindeki siyasi ve ekonomik baskılar, bağımsız medya faaliyetini yapılamaz bir noktaya sürüklemiştir. Ülkenin saygın gazeteci ve köşe yazarları, siyasi ve keyfi hukuki süreçlere maruz bırakılmakta, haksız bir şekilde tutuklanmaktadır. Saray rejimi, medyayı kumanda etme amacıyla medyada büyük bir tekelleşme yaratmış, kamu kurum ve kaynaklarını da kendi propagandası için adeta seferber etmiştir. CHP olarak, medyada yeni bir başlangıcın gerekliliğine olan inancımızla, hakça temsil ve gerçeklere erişim için demokratik bir medya iklimi yaratacağız. Tutuklu gazeteci ayıbına son verip, kamu gücünü medya dizaynında kullanmayacağız ve ülkemizi yeniden basın özgürlüğü anlamında hak ettiği konuma taşıyacağız."

Rapordan öne çıkan başlıklar şöyle:

- Medyada büyük karartma, basın özgürlüğünde büyük gerileme.

- AKP rejiminde tek boyutlu, tek sesli, tek renkli medya.

- Güdümlü havuz medyasının faturasını vatandaşlar ödüyor.

- RTÜK, siyasi sopa olarak kullanılıyor.

- Vatandaş tanzim satış kuyruğunda; havuzun aklı psikolojik manipülasyonda keyfi yayın yasakları gerçeklerin üstünü örtüyor.

- Türkiye, gazeteci hapishanesine dönüştü.

- Sarı basın kartı bile saray rejiminin inisiyatifinde.

- Akreditasyon iktidarın güdümünde.

- AKP düzeninde gazetecilik bitme noktasına geldi.

- Reyting ve tiraj manipülasyonları olağanlaştı.

- Dağıtım tekelleşti.

- Gazete okumak, lüks tüketim haline getirildi.

- İnternet yayıncılığında sansür.

- Havuza destek; yerel medyaya köstek.

- Kamu yayıncılığı taraflı ve ilkesiz hale geldi.

- TRT'de liyakat ve tecrübe tasfiye ediliyor; yandaşlar yükseliyor.

- Anadolu ajansı, partizanlık ve manipülasyon kıskacında.

Rapordan öne çıkan veriler ise şöyle:

- Türkiye, Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 2002'den 2018'e 17 yıllık süre içinde 99. sıradan 157. sıraya gerilemiştir. 
- Her 5 yurttaşımızdan 3'ü ülkemizde basın özgürlüğünün olmadığını düşünmektedir. 
- Her 5 yurttaşımızdan 3'ü medyadaki haberlere güvenmemektedir. 
- Türkiye haberlere güvenmeme açısından, Dünya ülkeleri arasında 2. sırada bulunmaktadır. 
- AKP iktidarının medyayı kontrol etme oranı yüzde 95'lere kadar yaklaşmıştır. 
- RTÜK, 2018 yılının son üç ayında TV kuruluşlarına 23 kez program durdurma ve 37 kez de para cezası vermiştir. Sadece bu üç aylık dönemde TV kanalları 5 milyon 200 bin TL'nin üzerinde para cezası ödemiştir. RTÜK, adeta bir bedel ödetme kurumuna dönüştürülmüştür.
- Sadece 2011 ile 2018 yılları arasında 468 habere yayın yasağı getirilmiştir. 2019 yılının ilk iki ayı içinde ise 34 yayın yasağı kararı verilmiştir.
- Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 27. döneminde, 9 aydan az bir sürede muhalefet partileri tarafından verilen 7116 soru önergesinin 4708'i, yani her üç soru önergesinden ikisi yanıtsız bırakılmıştır. 
- 2019 yılı itibarıyla cezaevlerinde 150'ye yakın gazeteci bulunmaktadır. 
- Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçildiği tarihten itibaren 53 gazeteci "Cumhurbaşkanına hakaret suçundan" mahkûm edilmiştir.
- 2018 yılında 80'e yakın gazeteci, Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamında gazetecilik faaliyetlerinden ötürü mahkûm edilmiştir.
- AKP döneminde, ülkemizdeki yaklaşık 24 bin gazetecinin üçte birinden fazlası işini kaybetmiş durumdadır.
- Gazete patronları ve yönetimleri de bu baskı ortamında özel haberler yerine Anadolu Ajansı'ndan (AA) ve iktidara yakın diğer haber ajanslarından gelen bültenlerin haberleştirilmesini tercih etmektedir. Bu durumun bir sonucu olarak gazetelerde yapılan haberlerin yüzde 90'ı haber ajanslarına bağımlı hale gelmiştir.
- Hiç gazete okumayanların sayısında bir yılda yüzde 20'lik bir artış yaşanmıştır. Gazetelere ilgisizliğin en somut göstergesi günlük ortalama baskı sayısıdır. 2013 yılında günlük ortalama gazete baskı sayısı 6 milyon 290 bin iken, 2017 yılında bu sayı 4 milyon 271 bine düşmüştür. Bir başka deyişle 2013-2017 yılları arasında gazete tirajları 3'te 1 oranında azalmıştır.
- Ağustos 2018'den itibaren TL'nin aşırı değer kaybetmeye başlaması ile birlikte matbaa, yayıncılık ve basın sektöründe derin bir kriz yaşanarak, ton bazında gazete kâğıdı fiyatları yaklaşık yüzde 100 artmıştır.   
- 2018 yılının son üç ayında, İnternet alanında çıkan 327 habere erişim engeli kararı verilmiştir. 
- TRT'de, 16 yıllık AKP iktidarı sonucunda personel sayısı 2 bin 462 kişi azalmıştır. 

'Otoriterleşen Türkiye’nin Çölleşen Medyası’ raporunun tamamına ulaşmak için tıklayınız...

Kaynak : Vişne Haber Ajansı-www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları