loading
close
SON DAKİKALAR

‘Meclis’ten Her An Cenaze Çıkabilir’

Çiğdem Toker
Tarih: 26.02.2015

Çiğdem Toker; 'Durum, ekranda görünenden, şu satırların anlatmaya çalıştığından daha ciddi ve bu yazının başlığı gerçek olmamalı...'

Bu ürpertici cümleyi, Meclis’te “İç Güvenlik Paketi” nöbeti tutan bütün muhalefet partisi milletvekillerinden duymanız mümkün.
“Gerginlik” sözcüğü, ortamı anlatmakta yetersiz kalıyor.
“Tokmak” dehşeti bile tansiyonu düşürmedi. TBMM Genel Kurul salonu, “yüksek çalışma riskli işler” sınıfına alınacak ölçüde tehlikeli hale gelmiş durumda.
Şaka değil... Mesleği doktorluk olan muhalefet milletvekilleri, Genel Kurul’a stetoskop ve tansiyon ölçme cihazıyla giriyor.
Astım, diyabet, kalp, tansiyon gibi kalıcı ciddi sağlık sorunları bulunan milletvekillerine arkadaşları, “Abi sen dur öne çıkma” uyarısında bulunma ihtiyacını hissediyor.
CHP’li Aykut Erdoğdu, “Bir değil birkaç kayıp yaşamamız an meselesi” diyor.
CHP’li Sezgin Tanrıkulu, “Ekranda izlediğiniz gibi değil. AKP milletvekillerinin gözünü şiddet bürümüş. Ortam öyle terörize ediliyor ki, damarları ortaya çıkıyor insanların. Kavgaya karışmaya gerek yok. O bağırış çağırışları duyan biri oturduğu yerde kalp krizi geçirebilir” diyor.

***

Nöbet tutan muhalefet vekillerinin ortak izlenimi şu:
“İktidar milletvekillerinin her birinin kişisel iradesi ortadan kalkmış. Tehdit ve talimat sonucu adeta esir olmuşlar.”
Sorun, Meclis İçtüzüğü’nün ihlaliyle sınırlı değil. Tanrıkulu, oturum yöneten AKP’li başkanvekilleri “sayesinde” teamülleri de altüst eden bir pratiğin yaşandığını vurguluyor.
Gerek Sadık Yakut, gerekse Ayşenur Bahçekapılı’nın “talimata”, siyasi kimliklerine yenik düştüğünü; gerginliği yatıştırmaları gerekirken bizzat kendilerinin milletvekillerine sataştıklarını söylüyor.
En şiddetli anların Bahçekapılı’nın yönettiği oturumlarda yaşandığına dikkat çeken Oğan, şöyle diyor:
“Çok provokatif bir tarzı var. ‘Kadına şiddet uygulandı’ diye bağırarak arkadaşlarını kavgaya çağırıyor. Su bardağının alüminyum kabı yere düşerken bir arkadaşımızın eli eline değmiş. Bağırmasının sebebi bu. Bahçekapılı, adeta kan çıkmasını istiyor. Birimiz ölse hoşuna mı gidecek, anlamak mümkün değil.”

Gül’ün çıkışı neye yol açtı
Bu satırlar yazıldığı sırada, 132 maddeden 16’sı kabul edilmişti.
“Kalan 116 maddenin görüşülme seyrinde bu şiddet sürer mi?” diye sorduğumda Tanrıkulu, “İyi değil. Tek yol, tasarının geri çekilmesi. İktidar grubu inadından vazgeçmezse, gerçekten kötü şeyler olabilir” diyor.
“Peki bu ihtimal var mı?” soruma, ilginç bir yanıt veriyor:
“Aslında vardı. O olaylı geceden sonra geçen hafta kuliste bu havayı biraz hisset-meye başlamıştık. Fakat Gül’ün çıkışından sonra, bu ihtimal ortadan kalktı. Erdoğan da Malatya’dan hemen cevap verdi biliyorsunuz. Bu ortamda ‘Gül’ün dediğini yaptılar’ denmesin diye hiç geri çekmeyecekler.”
Aynı soruyu MHP’li Oğan’a da yöneltiyorum:
“Muhalefet elinden geleni yapıyor. Ama bu direnişe vatandaş, STK’ler de destek vermeli. Bu kanun vatandaş için çıkıyor. Gezi türü bir eylem değil kastım. Ama vatandaş ‘biz bu kanunu istemiyoruz’ demeli.”
Oğan’la konuşmamız şu sözleriyle noktalanıyor:
“Anayasa, içtüzük, hukuk içinde kalarak bu yasayı Meclis’ten geçirmemek için elimizden geleni yapacağız. Hukukta çareler tükenmez. Şu anda size kopya vermeyeyim. Ama iktidar bu işin sayısal çoğunlukla, Kaçak Saray’dan gelen talimatla olmayacağını görecek.”

***

TBMM, nisanın ilk haftasında tatile giriyor. “İç Güvenlik Paketi”nin tamamlanması için yaklaşık bir aylık çalışma süresi var. “Paket”e 28 Şubat - 1 Mart’ı kapsayan hafta sonunda iki günlük mola verilecek.
İktidar açısından, “İç Güvenlik Paketi aciliyetinin önüne geçen gerekçe ne olabilir?” sorusunun yanıtı ise “Ne demokrasi ama” dedirtecek türden: AKP’nin “temayül yoklaması” çalışmaları.
Üç gün sonra verilecek bu “mola”, 24 saatin
18.5 saatinde çalıştırılan milletvekilleri için soluklanma sayılabilir belki. Ama Meclis tarihinde eşi görülmemiş bir “şiddet maratonu”ndan söz ediyoruz. Durum, ekranda görünenden, şu satırların anlatmaya çalıştığından daha ciddi ve bu yazının başlığı gerçek olmamalı...

Çiğdem Toker - Cumhuriyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları