loading
close
SON DAKİKALAR

Gökhan Günaydın; İBB'de korkacak, sinecek, geri adım atacak kadrolar yok

Gökhan Günaydın; İBB'de korkacak, sinecek, geri adım atacak kadrolar yok
Tarih: 20.01.2022 - 12:44
Kategori: Siyaset

CHP Parti Meclisi Üyesi Doc. Dr. Gökhan Günaydın, katıldığı bir televizyon programında, İBB yatırımlarını neden ve nasıl engellendiğini anlattı. İBB yatırımlarını neden ve nasıl engelliyorlar?

Cumhuriyet Halk Partisi Parti Meclisi üyesi ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun danışmanı Gökhan Günaydın katıldığı bir televizyon programında, İBB yatırımlarını neden ve nasıl engellendiğini anlattı.

Gökhan Günaydın; "Ne olduğu çok açık Türkiye'de Cumhurbaşkanı şapkasını giyen kişi aslında AKP Genel Başkanı. AKP Genel Başkanı açıkça partizanlık yaparak 2019'da  iki turlu seçimde yenilmesinin intikamını almaya çalışıyor.

Çünkü 2019'un Martı'nda ve Haziran'ında yenilen Binali Yıldırım değildir tek başına. Binali Yıldırım'ın yanında Süleyman Soylu, Devlet Bahçeli ve Recep Tayyip Erdoğan hep birlikte yenilmişlerdir.

Kime karşı; önce 13 bin farkla İstanbul halkına karşı, Millet İttifakına oluşturan partilere oy veren yurttaşlara karşı, arkasından da mazbatanın iptal edilip mevcut İstanbul Valisinin İstanbul Büyükşehir'e kayyum olarak atanmasını vicdana ve adalete aykırı gören AKP ve MHP'ye oy vermiş vatandaşların bu kadarı olamaz diyen iradeleri karşısında Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da yenilenler arasında açık ara birincidir. İstanbulu kaybeden Türkiye'yi kaybeder şiarının da farkında olduğu için bunu garip yöntemlerle rovanşist bir anlayışla telafi etmeye çalışmaktadır." dedi.

AKP'lı Kayyum Belediye Başkanı Uysal Metro çalışmalarını 2017'de durdurdu; İmamoğlu tekrar 10 nokatada aynı anda çalışmaya başladı

Önce bir rakam vermek isterim metrobüsle ile ilgili. 2017'nin Aralık ayında İstanbul'da yapımı sürdürülmekte olan bütün metro hatları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ve dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdaoğan iken finansman bulamadıkları gerekçesi ile durdurulmuştur. Merkezi hükümet açısında muhalefette ama İstanbul'da iktidarda olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bu hatların tamamına yurt dışı yatırımcısını bularak yönetiminin finansmanı organize ederek dünyada aynı anda 10 metro hattını kazan tek belediye ünvanını kazanmıştır.

Ben bunun övünülecek bir olarak görmüyorum. Elbette İBB adına övünülecek birşeydir. Çünkü aynı anda dünya kadar organizasyonu başarmış ve hayata geçirmiştir. Ancak Moskova'nın yada Londra'nın yada Paris'in bu dertlerini 100 yıl evvel bitirildiğini de göremek zorunundayız. Türkiye'nin nasıl geride kaldığını, bıraktırıldığını görelim.

Peki metro yoksa İstanbullu taşımada neyi kullanıyor. Ağırlıklı olarak Metrobüs kullanıyor. Metrobüs hatlarında aynı anda günde 600 otobüs çalışıyor. Bunların hattan geçis sıklığı 56-57 saniye. Siz oraya daha fazla otobüs koyamzasınız çünkü akordiyon etkisiyle hat yığılır. Fakat metrobüsler o kadar yoğun ki metre kareye 7-8 kişi düşüyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Yani bir miting yoğunluğundan çok daha fazla özellikle pik zamanlarda metrobüslerdeki yoğunluk. Üstelik de metrobüsteki otobüslerin yaşları 10 yıl civarında 2 milyon kilometreyi devirmiş otobüsler bunlar.

O halde ne yapmalıyız bizim filoyu yenileme ve yenilenen otobüslerde, otobüs uzunluğunu arttırma gibi bir zorunluluğumuz var. Bu çercevede yine kredisini bulmuşuz, Cumhurbaşkanlığına başvurmuşuz. Ve demişiz ki bu otobüslerin 300 tanesini yenilemek istiyoruz. Lütfen güvence imzanızı atın biz bu kredi ile otobüsleri alıp yenileyelim. En son otobüs yenilenmesi 2015 yılında yapılmış. 2015 yılında 126 tane metrobüs otöbüsünü yenilemişler, o günden bu yana filo her hatta yeniden yaşlanmaya devam ediyor.

Şimdi söyleyelim, İstanbul'a aşığım diyen bir Cumhurbaşkanı metrobüs otobüslerinin yenilenmemesinden daha da ihtiyarlamasından daha sık arıza yapmasından medet umuyorsa bu nasıl zavallı bir anlayıştır.

Ne yaptı İBB bunun üzerine; bunun üzerine İBB kendi kaynaklarıyla açık ihale yaparak 160 otobüs alımı gerçekleştirdi. Bunun %15'i peşin geriye kalanı 6 yıl vadeli satın alındı. Otobüsler Mart, Nisan ayında devreye girecek. Dolayısıyla metrobüs hattında görece bir rahatlama olacak. Bu başarılmış bir iştir. 160'ı alan ilave 140'da alır 300 hedefini tamamlar. 

Bundan daha vahim olan İstanbul'un batı yakasında Sefaköy-Beylikdüzü-Tüyap hattında 3,5 milyona hizmet edecek 18,5 kilometre uzunluğund metro için de krediye Cumhurbaşkanı izin vermemiştir.

Bunun anlamı şudur; "o hattaki metrobüsler bu yoğunluğa devam etsin, o hatta ki e-5 trafikte devam etsin, vatandaş cile çeksin ki İstanbul yönetilemiyor algısı yaratyım ben belki bu algı üzerinden İstanbul'u yeniden kazanırım" bu son derce ilkel, son derece partizan, yurttaşa saygı duymayan bir anlayıştır.

Bir de şunu söyleyeyim, hani yurttaşlar diyorlar ya kardeşim yurt dışından krediyi adam onaylamıyorsa kendi bütçenden yap. İstanbul Büyükşehir Belediyesinde bütçe falan bırakmamaışlar. Yalnızca soruşturma düzenlediğimiz teftiş raporları sonrasında 13 milyar TL'lik yolsuzluk var. İBB'ye müfettiş yolluyorsunuz. Gönderin Merkezi Hükümet denetleyecek sorun yok. Fakat yapması gereken geriye yönelik bu 13 milyar liralık Teftiş Raporu ile sonutlanmış soruşturmaya hazır dosyanın kapağını bile açmıyorlar dosyalara el koyuyorlar. Gönderdikleri müfettişlere verdikleri talimat şu 2019 1 Ocak itibariyla bakın bakalım nerede ihale yapılmış, doğrudan alım yapmış, ruhsat işleri ve personel alımında durum ne. 

Ruhsat işleri ile şunu söyleyeyim. İBB'ye müfettiş gönderdikleri gün İBB İstanbul'u parsel parsel pazarlayanların açıkca imara aykırı ruhsat vererek yandaş kafe ve restoranları yıktı. Oraları kamusal alan yapacak İBB.

Sosyal medyada söyle bir anlayış var "artık dönem başka bir dönem onların restoranlarını yıkarsınız kendi restoranlarınızı dikersiniz" yurttaşın bu şüpeyi duymaya hakkı vardır. Bunu sorgulayacak. Bizi de elbette denetleyecekler. Eğer oralarda yandaşların çeşidi değişiyor bu seferde Cumhuriyet Halk Partililer oraları işgal ediyorsa onlara hep beraber gider o binaları başlarına yıkarız. Dolayısıyla Eğer Ruhsat incelemesi yapacaksan geriye dönük işlemleri incelesinler." dedi.

Personel alımı hakkında

İBB'nin Mart ile Haziran ayları arasında kayyum atanmış ve o tarih arasında çok sayıda sınavsız, adli sicil kaydı araştırması yapılmadan elemam işe alımıştır. Daha önceki dönemlerde geçmiş tarihte İBDA-C üyesi olarak hüküm giymiş kişiler İBB'de çalışmış.

Ekrem İmamoğlu döneminde içişleri bakanlağından verilen temiz kağıtları ile liyakatlı insanlar işe alımıştır.

Mevcut Merkezi yönetim yönetim koridorlarda kim konuşuyor diye kulak kabartarak bir araştırma yapıyor. Muhalif gördüğü herkesi bir torbaya atmaya çalışıyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesinde yurtsever arkadaşlar çalışıyor, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde kamu yararına aykırı bir adım atılmıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesinde Süleyman Soylu'nun aforizmalarından korkacak, sinecek, geri adım atacak hiç kimse yok. İBB evrensel hukuk normlarına göre kendisine yetki veren halkın talepleri doğrultusunda çalışmaya devam edecektir. Bu halk diye tanımladığım kimdir; kendisine oy versin vermesin İstanbul'da yaşayan 16 milyondur yurttaştır. Taksicıler meselesinde de durum böyledir. Halk Ekmek meseleside de böyledir. Yıkılan ve kamusal alan haline dönüştürülen lokanta, kafe, restoran meselesinde de böyledir.

Kaynak : wwww.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları