loading
close
SON DAKİKALAR

Gökhan Günaydın: İlk turda ortak aday çıkarmak yararlı olmaz

Gökhan Günaydın: İlk turda ortak aday çıkarmak yararlı olmaz
Tarih: 24.04.2018 - 12:13
Kategori: Medya

CHP'li Gökhan Günaydın: "Cumhurbaşkanlığı seçimi kadar TBMM seçimine de konsantre olmak zorundayız. Sıfır baraj yaratacak şekilde tüm partileri bir ittifak içerisine alıp, baraj sorununu aşarak, güçleri oranında Meclise vekil sokabilecekleri bir düzeye taşımak zorundayız." ...

CHP Parti Meclisi üyesi Gökhan Günaydın, Tuba Emlek ve Ümit Zileli'nin hazırlayıp sunduğu 'Mercek' programına konuk oldu. 24 Haziran'da yapılacak erken seçime ilişkin açıklamalarda bulunan Günaydın, ilk turda ortak aday çıkarmanın yararlı olmayacağını ifade ederek, "Her parti kendi adayıyla giderse ve yüzde 50’nin üzerinde herhangi birinin çıkmasına izin verilmezse; ikinci turda, Erdoğan’ın karşısında kim en yüksek oyu aldıysa ona yüklenilir" dedi.

"Saadet Partisi’nin psikolojik bir etkisi var" diyen Günaydın, "Saadet Partisi’nin yüzde 1’lik oyunun bir önemi yoktur, ama AKP içinden alabileceği önemli ve güçlü bir etki var" diye konuştu.

Günaydın'ın açıklamalarının bir kısmı şöyle:

"(CHP’nin 15 vekil hamlesi) Bir siyasal partiyi kapatmakla, bir siyasal partinin seçime girmesini engellemek arasında hiçbir fark yok. CHP’nin adımı tarihi bir adımdır. Son derece stratejik bir adımdır. Cumhuriyet tarihine geçecek son derece olumlu bir adımdır. Yurttaşın tepkisi de çok olumlu.

Eğer etik kodlardan bahsedilecek ise Erdoğan’ın eski genel kurmay başkanı ile Dolmabahçe’de ne konuştuğunu açıklasınlar. Acaba yıllarca o kumpas kasetlerini kimler doldurdu? MHP’li milletvekillerinin seçime girmesini nasıl engellediler? 

Sadi Güven ‘uyum yasaları çıkmadan seçim takvimi açıklayamayız’ diyor. Oysa 16 Nisan 2017 referandumunda çıkan yasaya göre 6 ay içerisinde uyum yasalarının çıkması gerekiyordu. 60 gün kaldı hala ortada seçim takvimi yok.

Bizim dönemimizde Meclis’te çok büyük tartışmalar olurdu. Bu dönem çok gergin bir Meclis yok çünkü meclis çalışmıyor, çalıştırılmıyor. Çünkü her şeyi KHK ile hallediyorlar.

(Erken seçim kararı) AKP’nin çok ciddi bir yalan söyleme sanatı vardır. Erken seçime gidilmesinin nedenini 'bir an evvel belirsizlikler ortadan kaldıralım ve ekonomiyi yeniden şahlandıracak bir açılıma gidelim' sözleriyle açıkladılar. 16 Nisan’da ise 'enflasyon düşecek, istihdam artacak' dediler. Bugün ülke ekonomisinin geldiği nokta ortada. İstanbul’da 500 bin hanenin elektriği ve doğalgazı kesik. Türkiye, 120 km hızla duvara çarpmak üzere giden bir araba gibi. Bunu bir an evvel toparlamaya bir seçim sürecine sokmaya çalışıyorlar. Bunu sürdürebilmenin yolu da ahlakdışı işler yapmak. Ahlakdışı iş yapmak bir partinin seçime girmesini engellemektir. Hatta barajı yüzde 10’da tutmaktır.

Getirdikleri ittifak yasasıyla MHP’nin baraj sorunu kalmıyor ama ittifak yapmayan partinin baraj sorunu oluyor. Böyle bir adalet olamaz.

AKP, devletin bütün olanaklarıyla seçime yüklenecek. Eşit olmayan bir yarış tekrar başlıyor. Ama artık yurttaş şunu gördü: AKP sırtını devlete yaslamış, güzelce zenginleşiyor. Onun olanaklarıyla da vatandaşı küçük görüyorlar. Artık bu düzenin sonu geldi. Muhalefetin geçtiğimiz hafta sonu yarattığı ruhun bozulmaması lazım. Biz listeleri iyi geçersek ondan sonra sorun kalmaz.

Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz gecesi Ilgaz tünelindeydi. Bunun hatırlatılması onları deliye çeviriyor. Çünkü kahramanlık öykülerinden çok hoşlanıyorlar.

CHP’nin, Cumhurbaşkanlığı yapma niteliğine sahip olan çok sayıda partilisi vardır. Ama CHP, demorasinin teminatı olan bir parti bilinciyle adaylarla konuşarak ayarlamaya çalışıyor.

İYİ Parti grup kurduktan sonra YSK’nın 2 üyesi, 'İYİ Parti seçime giremez' diye ret oyu kullanıyor. Yani YSK İYİ Parti'yi seçime sokmama çabasında.

İlk turda ortak aday çıkarmanın yararlı olmayacağını düşünüyorum. Her parti kendi adayıyla giderse ve yüzde 50’nin üzerinde herhangi birinin çıkmasına izin verilmezse; ikinci turda, Erdoğan’ın karşısında kim en yüksek oyu aldıysa ona yüklenilir.

Eğer 24 Haziran’da AKP’nin çoğunluk sağlayamayacağı bir Meclis tablosu çıkarsa, bu 8 Temmuz’a kalacak başkanlık seçimi için son derece psikolojik bir baskı olur.

MHP’nin bugün baraj sorunu var. Kamuoyu yoklamaları gösteriyor ki MHP’nin oyu yüzde 5-6’nın altında kalacak. Ama ittifakın içinde yer aldığı için yüzde 1 bile oy alsa baraj sorunu olmayacak.

Öte yandan Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez ittifaka giren bir partinin yüzde kaç oy aldığını bilemeyeceğiz. Bir formül geliştirmişler tek başına aldığı oy toplamına göre oranlayacaklar. Yani biz hiçbir zaman MHP’nin gerçekte ne kadar oy aldığını bilemeyeceğiz.

Cumhurbaşkanlığı seçimi kadar TBMM seçimine de konsantre olmak zorundayız. İki seçimi de aynı oranda önemsemek ve sıfır baraj yaratacak şekilde tüm partileri bir ittifak içerisine alıp, baraj sorununu aşarak, güçleri oranında Meclise vekil sokabilecekleri bir düzeye taşımak zorundayız.

Bizim demokrasi bloğu diye tanımladığımız ittifak, baraj sorununu ortadan kaldıracak, bunun AKP lehine işlemesine engel olacak bir akla sahip olmak zorundadır. Bu olmazsa 8 Temmuz çok zora girer. Meclis çoğunluğunu alan taraf 8 Temmuz için avantajlı konuma gelecektir.

Saadet Partisi’nin psikolojik bir etkisi var. Saadet Partisi’nin yüzde 1’lik oyunun bir önemi yoktur, ama AKP içinden alabileceği önemli ve güçlü bir etki var.

600 milletvekilinin 400’ü anayasayı değiştirebilir. Parlamenter sisteme geri dönebilmek için 400 vekile sahip olmak gerekiyor. Bunun için de hep birlikte hareket etmemiz lazım."

 

Kaynak : Vişne Haber Ajansı

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları