Tarih:
20.11.2018 - 13:40
Kategori:
Siyaset
Kılıçdaroğlu: Fesli Kadir bir vatan haini, Erdoğan'ın da akıl hocası
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
"-Görevimiz 81 milyonu kucaklamaktır, vatandaşlar arasında ayrım yapmamaktır. Bu çabayı ben ve arkadaşlarım sürdürmeye çalışıyoruz. Eksiğimiz, yanlışımız olursa söyleyiniz, kabul ederiz. Ama bildiğimiz doğrunun arkasında sonuna kadar kararla yürürüz.
Dün gece Mevlid Kandili'ni idrak ettik. Bütün inançların temelini adalet oluşturur. Veda Hutbesi'nde peygamberimiz 'zulmetmeyecek ama zulme boyun eğmeyeceksiniz' diyor. Yüzyıllar öncesinden suçun şahsiliğiyle ilgili açıklaması var. Bugün 21. yy Türkiye'sinde toplu tutuklamalara itiraz ediyoruz. Parası olanlar, siyasi arkası olanlar hapishanenin önünden bile geçmiyorlar. Beraat ve takipsizlik veriliyor. Öğrenciler, fakir fukara içerde diğerlerinin tamamı dışarıda. FETÖ'nün işadamı vardı, savcı hakkında takipsizlik kararı verdi. Bunlar adalet dağıtamazlar. Kışlaya, camiye, adliyeye siyaseti sokmayın demiştim. Adliyeye siyaseti soktular, 1 kişinin talimatıyla karar veriliyor.
-Dünya Çocuk Günü bugün. 1980'de BM Çocuk Hakları Sözleşmesi kabul ediliyor. Çocuklar hepimizin üzerine titrediği varlıklardır. Çocuk haklarını korumak hepimizin görevidir. Gazi Mustafa Kemal 23 Nisan'ı bayram olarak armağan etti. Çocuklarımıza bir bayram armağan ettik ama gelecekleri konusunda çok endişeliyiz. 2 vekil arkadaşımız, Tekin Bingöl ve Ali Şeker önemli çalışma yaptılar. Araştırmaya göre, 8 ayda 21 bin 957 çocuk hamile kaldı. Cinsel istismara uğrayarak doğum yapan çocuklarımızın sayısı 15 bin 937. 3 bin çocuğumuz cezaevinde, 2 milyon çocuk işçimiz var. 340 çocuğumuz iş kazalarında hayatını kaybetti. Çocuklarımıza değer veriyor muyuz? Bunları düşünen bir iktidar yok.
-Müslüman coğrafyasında neden birbirini öldürüyor insanlar? 18 milyon kişi Yemen'de açlıkla boğuşuyor. 5,5 milyon çocuk neredeyse kimsesiz. Yemen'de bunlar olurken İslam dünyası ne düşünüyor, bu savaşı bitirmek istiyor mu? Yoksa arkadan silah verip buyrun beyler birbirinizi öldürün mü, diyor. Dünya bunları seyrediyor.
-Erdin Bircan vekilimizi Edirne'den sonsuzluğa yolcu ettik. Iğdır'da beyin kanaması geçirdi, hayatını kaybetti. Ailesine ve camiamıza baş sağlığı diliyorum. Hoca geldi, helallik istedi. Hoca, bu ülkeye hizmet etmiş bütün devlet büyüklerine rahmet diledi. Saygın bir din adamı böyle olur. Arap çöllerinden Libya'da Dumlupınar'dan İzmir'e kadar savaşan Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarına rahmet okumak hepimizin borcudur. Fesli Kadir'in bazı çevrelerce yüceltildiği dönemde bu hocamızın konuşması anlamlıdır.
Diyanet İşleri Başkanlığı temel ilke ve hedeflerine göre görev yapıyor. Diyanet'in sitesinde var bunlar. Sitede 5 ilk sayılıyor. Birincisi, siyasetin dışında kalmalıdır Diyanet diyor. İkincisi, milletçe bütünleşmeyi amaç edinmek. İkincisi İslam dininin inanç ile ilgili esaslarını yürütmek. Dördüncüsü toplumu aydınlatmak. Beşincisi ibadet yerlerini yönetmek. İlk 2'sini Diyanet İşleri Başkanı yerine getirmiyor. İnançla siyaseti bir araya getirdi. Türkiye Cumhuriyeti'ne ihanet eden bir vatan hainini yerinde ziyaret etti. Fesli Kadir bir vatan haini. Bu Erdoğan'ın da akıl hocası. Mısıroğlu, 'BOP'a taraftarım' diyor. Eş başkanı sarayda oturan zat. Amerika ne alacaksa alsın, bana hilafeti versin, diyor. Mandacılığı kabul ediyor. Buna vatan haini denmezse ne denir? Diyanet İşleri Başkanına soruyorum: Bu vatan haini hangi gerekçeyle ziyaret ettin? İnsani gerekçe diyor. Sen insani gerekçeyle hangi şehit evine gittin?
Diyanet İşleri Başkanlığı önemli bir kurumdur. Ali Bardakoğlu siyasetin dışında bir alimdir. Bardakoğlu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'le ilgili 'Atatürk Diyanet İşleri Başkanlığı'nı kuran kişidir. Kuran'ın doğru anlaşılması için 2 kitap yayınlamıştır. Çünkü Atatürk dine değil hurafelere karşı' demiştir. (Ali Erbaş'a) Edep, ahlak sahibiysen o koltuktan ayrılacaksın.
-16 Kasım 2018. Sabaha karşı 6'da polisler bir grup akademisyenin, araştırmacının kapısını çalar. Hiçibiri kaçak değil. Evlerini basıp almak sizi cezalandırıyoruz, demektir. İlan ediyorlar, 20 Temmuz'da sivil darbe gerçekleşti, onun gereği yapılıyor. Yiğit Aksakoğlu dışındaki herkes bırakıldı.
Osman Kavala 13 aydır tutuklu. İddianame yok, suç da bulamıyorlar. Evleri basıp dedlil buluruz belki diyorlar. Gezi olaylarından intikam almaya çalışıyorlar. Gezi'den intikam alamazlar. Gezi'de bu memleketin onurlu gençleri bir diktatöre diz çöktürdü.
Eren Erdem, Selçuk Kozağaçlı, Ece Sevim Öztürk, İsminaz Temel aylardır içeride. Bir insan kininden ve intikamdan yola çıkarak adalet dağıtıyorum derse adalet olmaz.
-Türkiye üretim yapamayan ülke konumundadır. Pirinç, mercimek, canlı hayvan ithal ediyorsan üretim durmuş demektir. Oysa bir devlet politikası olarak üretimin özendirilmesi lazım. Ülke üretecek ki ülkenin her tarafında barış, kardeşlik egemen olsun.
2019 bütçesi görüşülüyor, tarıma 16 milyar TL destek yapacağız, diyorlar. Çiftçinin mazota vereceği para 19 milyar TL.
Deponun yarısı sizden yarısı bizden dediler çiftçiye. Oldu mu? Şimdi deponun tamamı sizden, malı götrümek bizden' diyorlar.
Şeker fabrikalarını özelleştirmeyin dedik. İşçiler atılmayacak dediler. İlk Erzurum'da işçiler çıkarıldı. Bunlar bir söz veriyorsa bilin ki tam aksini yapacaklar. Şimdi senin burnundan fitil fitil getiriyorlar ama senin hakkını da biz savunuyoruz. Sonunda bizim çocuklarımıza GDO'dan elde edilecek nişasta bazlı şeker yedirecekler. Türkiye çıkmaz yolda. İthalat politikası aynen devam ediyor. Ekimin ilk haftasında TMO 250 ton arpa aldı. Tarım Bakanı 'eti az yersek bu iş çözülecek' diyor. Buna ne denir, millet eti gramla alıyor. Bu haramzadeler milletin hangi tabloyla karşı karşıya olduğunu bilmiyor.
-Özelleştirme hiç yarar getirmedi. İDO, 1987'de kuruldu. Karlı kuruluştu. 861 milyon dolara 2011'de özelleştirdiler. Bu parayla Beykoz, Silivri, Sarıyer'e metro yapacaklardı. İstanbullu nereye gitti para sorsun.
Fabrikaları, bankaları, arazileri sattınız, bir tek fabrika yaptınız mı? Özelleştirme yaparak hapishane yapan dünyadaki tek iktidar Türkiye'de. Bununla da övünüyorlar. Enflasyon aldı başını gidiyor. Enflasyonla mücadelede esnafla mücadele ediyor. Önümüzde seçimler var, bir ders verme imkanın var, o dersi vereceksin kardeşim.
Ankara'da OSTİM'e, sitelere gidelim, İnegöl'e gidelim, Kapalıçarşı'ya gidelim. Buralardaki esnafa sesleniyorum, onurunla üretmek, işçi istihdam etmek istiyorsan yönünü CHP'den yana döneceksin kardeşim.
-İsrafta ve yolsuzlukta tam gaz gidiyoruz. Ne bulurlarsa götürüyorlar. Bir otomobil km başına 4-5 lt benzin yakar. Bunların belediyelerindeki bir otomobi kmde 63 litrelik benzin yakıyor. Aradaki paraları kim cukkalıyor. Din, iman, ahlak diyorlar. Bunu yapanlarda din, iman, ahlak var mı?
-İşsizlik rakamları açıklandı. Fabrikaların kapılarına tek tek kilit vurulmaya başladı. Yolun başındayız, önümüzdeki günlerde daha ağır tablolarla karşı karşıya kalacağız. 2004'te 304 bin üniversiteli işsizimiz vardı. Şimdi 1 milyon 110 bin gencimiz işsiz. Yarın çıkar bütün işsizleri üniversite mezunu yaptık derlerse şaşırmayın. Saray çevresinde işsizlik yok. Kimsenin çocuğu da işsiz değil. Birbirlerine soruyorlar, 'Kılıçdaroğlu işsizlik var, diyor. Nereden çıkarıyor bunları?' Halktan koptular. Geçen gün Meclis'in çatısına biri çıkıyor. 'Ben geberecek miyim, ben fakirim, siz zenginsiniz' diyor. AK Parti milletvekili 10 bin TL vermeyi teklif ediyor. O adam dilenci değil, iş istiyor.
Vatandaşı öyle bir hale getidiler ki vatandaş bırakın dik durmayı yolunu değiştiriyor.
Bir işadamı 'işler gün geçtikçe geriye gidince 10 kişiden 8'e düştük. En son krizde dayanamayıp kapatmak zorunda kaldım. Buradan cumhurbaşkanına sesleniyorum, bize yardımcı olun, evde ekmek bekleyen çocuğum var. Suriyelilerin dükkanlarında vergi levhaları yok, denetlenmiyorlar. Çalışanların tazminatını ödedim, birikimimi faturalara verdim" diyor. Sen vergi verirsin, dükkanın denetlenir, Suriyeli kardeşim vergi ödemez, hastanede sıra beklemez, bunu bileceksin.
-3 soru sormuştum, cevabını bekliyorum. Cemal Kaşıkçı Türkiye'de öldürüldü, ses kayıtları elindeydi, katilleri neden serbest bıraktın, kimin talimatını yerine getirdin?
3 Ağustos'ta 100 günü açıkladılar. Hiçbir emeklinin aylığı 1000 TL'nin altında olmayacaktı. Niye yapmadınız, kim engel oldu? Emekliler size sesleniyorum, sizin sorununuzun takipçisi olacağız.
15 Temmuz şehit yakınları ve gaziler için para toplanmıştı. Bu paranın miktarı ne, bu parayı ne yaptınız? Onu da götürdüyseniz yatacak yeriniz yoktur? "
Kaynak : Vişne Haber Ajansı-www.istanbulgercegi.com
ÜYE YORUMLARI
Facebook Yorumları
ychp ye, hdp ve ıyı partı ıle bırlesmesını teklıf edıyorum. ve yenı bır ANAP ın olusmasını beklıyorum. cunku artık chp bıldıgımız CHP olmaktan cıkmıstır sadece chp(kucuk harflerle) olmustur. Buna neden olan kısı de halen baskandır. Artık umudumuz ,umudumuzdur. demekten baska caremız kalmamıstır.