loading
close
SON DAKİKALAR

Ruhi Su 36. yıl önce aramızdan ayrıldı

Ruhi Su 36. yıl önce aramızdan ayrıldı
Tarih: 20.09.2021 - 09:18
Kategori: Yaşam

Türk Halk Müziği’nin ve Devlet Operası’nın en önemli sanatçılarından Ruhi Su'nun ölümünün üzerinden 36. yıl geçti.

Mehmet Ruhi Su, 1912 yılında Van'da doğdu. Anne ve babasının kim olduğunu Ruhi Su'nun kendisinin de bilmediği gibi, haklarında da hiçbir bilgi yok.. Oğlu Ilgın Ruhi Su, "Babamın 1912'de Van’da doğması, öksüzler yurdundan gelmesi, bugüne kadar hiçbir akrabasının çıkmaması düşünüldüğünde Ermeni olma ihtimali hayli yüksek" demiştir.

Ruhi Su, çocukluğunun büyük bir bölümünü, evlatlık olarak yanlarına verildiği yoksul bir aile ve daha sonra da Adana Öksüzler Yurdu'nda (Darül Eytam) geçirdi. Bir ara İstanbul'da askeri okullarda okudu, ancak müzik sevgisi onu yeni arayışlara itti. Adana Öğretmen Okulu'nda okurken, Ankara'ya Müzik Öğretmen Okulu'na (Musiki Muallim Mektebi) girmeyi başardı. 1942'de Ankara Devlet Konservatuvarı`nın Şan bölümünü bitirdi. Aynı yıllarda sırasıyla Ankara Cebeci İkinci Ortaokulu`nda sonra Hasanoğlan Köy Enstitüsü`nde müzik öğretmenliği yaptı. Cumhurbaşkanlığı Orkestrası’na seçildi, konservatuvarın opera bölümünde de okudu ve daha sonra da Devlet Operası'nda çalıştı. Devlet Operası sanatçısı olarak, Bastien Bastienne, Satılmış Nişanlı, Madame Butterfly, Fidelio, Tosca, Yarasa, Aşk iksiri, Rigoletto, Figaro'nun Düğünü, Maskeli Balo ve Konsolos gibi operalarda rol aldı. Türk Opera Sanatı'nın temelinde Ruhi Su'nun da katkısı büyüktür.

Ankara Radyosu'nda onbeş günde bir yayınlanan türkü programları (Basbariton Ruhi Su Türküler Söylüyor) düzenledi. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi`nde büyük bir koro oluşturdu. Aldığı klasik batı müziği eğitimi, ömrü boyunca kendini adadığı türkülerin yorum ve icrasına yaklaşımının kurumsal temelini oluşturdu.

Ruhi Su, sosyalist dünya görüşü nedeniyle 1952-1957 yılları arasında 1951 TKP tevkifatı dolayısı ile hapis yattı. 1960'ta İstanbul'da Taksim Belediye Gazinosu'nda sahneye çıkan Ruhi Su, bir yandan da halk türkülerini kaydedip, arşivleme görevini üstlendi. Bu arada radyoda da 'Basbariton Ruhi Su Türküler Söylüyor' anonsuyla sunulan bir radyo programı yaptı. Bu programlardan birinde söylediği "Serdari Halimiz Böyle N'olacak? Kısa çöp uzundan hakkın alacak" türküsü nedeniyle halkı sınıflara ayırmak yoluyla komünizm propagandası yapmaktan radyodaki işine son verildi.

Söylediği türkülerdeki siyasi vurgular yüzünden aleyhinde kampanyalar başlatılan ve işini kaybeden sanatçı, türküleri derleyip, yeniden yorumlama işine kendi başına devam etti. 1975'te Dostlar Korosu’nu kurdu. 1978'den sonra ürettiği kasetlerle halk müziğinin, yaygınlaşmasına büyük katkıda bulundu. Aydınlara türkü dinlemeyi öğreten kişi olarak da bilinir.

Birçok Alevi deyişlerini okuyan Su; Pir Sultan Abdal’ın, Hatayi’nin ve diğer ozanların deyişlerini yorumladı ve Nâzım Hikmet’in şiirlerini ilk olarak besteleyen kişi oldu.

Ruhi Su ilk kez 1977 yılında Ahmet İsvan ve Necdet Uğur'un yoğun uğraşıları sonucu pasaport alabildi. Almanya, Hollanda, Belçika, İngiltere, Fransa ve Avustralya'da konserler verdi. Pasaportunun süresi doldu. Yeni pasaport başvurusu, yakalandığı prostat kanserinin tedavisi için yapıldı ancak hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildi. Su için altı Alman sanatçı Kültür Bakanlığı’na başvurdu. Heinrich Böll, Wolf Bierman, Ingeborg Drewitz, Günter Grass, Siegfried Lenz, Günter Wallraff imzalı mektupta, Kültür Bakanlığı’ndan Ruhi Su’nun yurt dışında tedavi edilebilmesi için pasaport verilmesine aracı olması isteniyordu. Aynı sanatçılar Ruhi Su’ya da bir mektup göndermişlerdi. Bunlar sonucunda nihayet kapılar aralandı ve "tedavi amaçlı ve yalnız bir defaya mahsus olmak üzere" yurt dışına çıkışına izin verildi. Ama artık çok geçti. Ruhi Su, 20 Eylül 1985 Cuma günü Cerrahpaşa Onkoloji Kliniğinde hayatını kaybetti, 22 Eylül 1985 Pazar günü Zincirlikuyu Mezarlığında toprağa verildi. Ruhi Su'nun cenaze törenine binlerce kişi katıldı ve cenaze 12 Eylül döneminin ilk büyük kitle gösterisi haline dönüştü. Cenazede gözaltına alınan 163 kişi İstanbul siyasi şubede 15 gün süreyle gözaltında tutuldu.

Albümleri:

(1971) Seferberlik Türküleri ve Kuvayi Milliye Destanı
(1972) Yunus Emre
(1972) Karacaoğlan
(1972) Pir Sultan Abdal
(1974) Şiirler - Türküler
(1974) Köroğlu
(1977) El Kapıları (Sümeyra Çakır ile birlikte)
(1977) Sabahın Sahibi Var (Sümeyra Çakır ile birlikte)
(1993) Semahlar
(1993) Çocuklar, Göçler, Balıklar
(1993) Zeybekler
(1986) Pir Sultan'dan Levni'ye
(1993) Ezgili Yürek
(1993) Ekin İdim Oldum Harman
(1987) Kadıköy Tiyatrosu Konseri
(1988) Beydağı'nın Başı
(1988) Dadaloğlu ve Çevresi
(1989) Huma Kuşu ve Taşlamalar
(1990) Sultan Suyu "Pir Sultan Abdal'dan Deyişler"
(1991) Dostlar Tiyatrosu Konseri (Sümeyra Çakır ile birlikte)
(1992) Ankara'nın Taşına Bak
(1993) Uyur İken Uyardılar
(1994) Barabar
(1995) Aman Of

Kaynak : wwww.istanbulgercegi.com - Dilfiraz Değerli

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları