loading
close
SON DAKİKALAR

Suruç Katliamı'nın 7. yıl dönümü

Suruç Katliamı'nın 7. yıl dönümü
Tarih: 20.07.2022 - 08:44
Kategori: Gündem

Suruç Katliamı'nın 7. yıl dönümünde aileler kayıplarını mezarları başında andı.

Kobani'ye yardım götürmek için Suruç'ta bir araya gelen Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu üyesi 33 gencin IŞİD saldırısıyla katledilmesinin üzerinden 7 yıl geçti.

İstanbul’dan Urfa’nın Suruç ilçesine Kobani’ye yardım kampanyası amacıyla giden Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi yaklaşık 300 kişi, Suriye’ye geçmeden önce Amara Kültür Merkezi’nin bahçesinde 20 Temmuz 2015’te basın açıklaması yapmak için toplandı. IŞİD’li bir saldırgan kalabalığın içine girerek üzerindeki bombayı infilak ettirdi, saldırıda 33 kişi yaşamını yitirdi.

Patlama mahalinden toplanan delil ve vücut parçalarının Ankara’da incelenmesinin ardından saldırganın Abdurrahman Alagöz olduğu kesinleşti, Alagöz’ün, El Kaide soruşturması kapsamında ifadesinin alındıktan sonra serbest bırakıldığı ve hakkında takipsizlik kararı verildiği ortaya çıktı. Alagöz hakkındaki ‘terör nitelikli aranan şahıs’ kaydının da saldırıdan bir ay kadar önce, 16 Haziran’da Suruç Emniyet Müdürlüğü’ne ulaştığı ortaya çıktı. 15 kişiyle başlayan soruşturma IŞİD üyesi 3 kişi ile devam etti.

Ankara Katliamı'nın da sanığı!

Davanın tutuklu tek sanığı Yakup Şahin, Ankara Garı Saldırısı’nın da faillerinden… Yakup Şahin davanın firari olmayan tek sanığı olduğu halde henüz mahkemeye getirilmedi. Hakkında arama kararı çıkartılan İlham Balı ve Deniz Büyükçelebi’nin ise Suriye’de IŞİD’e katıldığı belirtildi.

Kamu görevlisinin cezası 12 takside bölündü!

Katliama ilişkin, 9 Ocak 2017’de görülen kamu görevlilerin yargılandığı davada, dönemin ilçe emniyet müdürü Mehmet Yapalıal’a “görevi ihmal ve kötüye kullanma” suçundan 7 bin 500 TL para cezası verildi, ceza 12 takside bölündü.
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığınca saldırıdan 18 ay sonra hazırlanan iddianamede 3 şüpheli hakkında 104’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

"Soruşturma genişletilse Ankara Katliamı önlenebilirdi"

Suruç İçin Adalet Platformu'ndan yargı sürecine ilişkin açıklama yapıldı. Açıklamada, "Soruşturmanın genişletilmesi talebimiz dikkate alınsaydı Ankara Katliamı önlenebilirdi" denildi.

Suruç Katliamı soruşturmasına müdahil olan avukatlar ve hukuk kurumlarının oluşturduğu Suruç İçin Adalet Platformu'ndan yapılan açıklama şöyle:
"Suruç katliamı soruşturması; 'gizlilik' zırhıyla müşteki ve vekillerine kapatılmış, soruşturmanın genişletilmesine ilişkin tüm taleplerimiz görmezden gelinmiştir. Soruşturmayla ilgili sınırlı gelişmeler, bizden ve kamuoyundan gizlenmiş, taleplerimizle ilgili hiçbir işlem yapılmadığı ise davanın 18 ay sonra açılmasıyla anlaşılmıştır.

Soruşturmanın genişletilmesi talebimiz dikkate alınsaydı Ankara Katliamı önlenebilirdi. Katliam ana davasıyla ilgili geride kalan 14 duruşmada; duruşmaların Hilvan cezaevi kampüsünde yapılıyor olması, davanın takip edilmesini önlemeye dönük uygulamaları da beraberinde getirmektedir. Sanık Yakup Şahin’in duruşma salonunda hazır edlmesine karar verildikten sonra 'bilmediğimiz bir nedenle' bu karardan geri dönülmesi davaya müdahale edildiğini göstermektedir  Katliam gününe ilişkin kamera görüntüleri olaydan 3,5 yıl sonra eksik bir şekilde dosyaya getirtilebilmiştir. Katliam faillerinden Abdullah Ömer Arslan; ilk günden bu yana korunmaya devam etmiştir. Tüm çabalarımız sonucunda mahkemede tanık olarak dinlenebilmiş; ifadesi üzerine mahkeme suç duyurusunda bulunulması talebimizi kabul etmek zorunda kalmıştır. Davanın bugüne kadar firari olan sanıkları İlhami Bali ve Deniz Büyükçelebi’nin yakalanabilmesi için somut bir işlem yapılmamıştır.

Kamu görevlileri hakkındaki davaların, katliam ana davası ile birleştirilmesi taleplerimiz reddedilmiştir. Kamu görevlileri hakkındaki tüm şikayetlerimiz takipsizlikle sonuçlanmış. Anayasa Mahkemesi de katliamda yaşamını yitirenler için; yaşam hakkının ihlal edilmediği sonucuna varmıştır. Yargı mensupları da açıkça suç işlemişlerdir. Soruşturmayı sırasıyla yürüten Cumhuriyet Savcıları İhsan Güngör ve Muhammet Ali Korkmaz; belirlenen gün ve saat dışında Mehmet Yapalıal’ın ifadesini alan hakim Sevil Balcı; açıkça görevlerini kötüye kullanmışlardır.

Adalet mücadelesi yürüten aileler, yaralılar, katliam tanıkları ve platformumuz avukatları defarlarca gözaltına alınıp tutuklandılar. Platformumuz avukatlarından Sevda Çelik Özbingöl, halen Urfa Hilvan 2 No’lu T Tipi Hapishanesinde tutukludur. 5 yılın sonunda; ne katliam gerçeklerini gizleyebildiler, ne de adalet mücadelesini bitirebildiler."

Suruç davasında tek tutuklu sanık, 34 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı

Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015'te 33 kişinin yaşamını yitirdiği IŞİD saldırısına ilişkin davada karar açıklandı. 

Buna göre davanın tek tutuklu sanığı Yakup Şahin, 34 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.

20 Temmuz 2015 günü, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyelerinin Suruç merkezinde basın açıklaması yaptığı sırada IŞİD intihar saldırganı Abdurrahman Alagöz'ün patlattığı bomba sonucu 33 genç hayatını kaybetti, 100'den fazlası yaralandı.

Amara Kültür Merkezi bahçesinde yapılan açıklamayan katılan gençler, Kobani'deki çocuklara oyuncak ve yardım eşyası götürüyordu.

Ankara Gar saldırısının da sanığı olan Yakup Şahin, duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katıldı.

Tutuklu Yakup Şahin, "Benim kimseyle anlaşmam yok. Sadece sahipsiz olduğum için buradayım. 'Halil İbrahim yaptırdı' diye ifadem olmasaydı burada olmayacaktım. Tek bir söz söylediğim için buradayım" savunmasını yaptı.

HDP Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü, duruşma öncesi yaptığı açıklamada, “33 düş yolcusunun katilleri açığa çıkıncaya kadar bu davanın peşini bırakmayacağız. Suruç katliamının önü alınsaydı, Ankara Gar katliamı olmayacaktı” dedi.

Hayatını kaybeden Hatice Ezgi Sadet'in babası Ali Sadet, “Buraya binlerce kilometre yol alarak keyfiyetten gelmiyoruz. Çocuğumun katili bir kişi değil" şeklinde seslendi.

Savunma avukatları, Azzo Halaf Süleyman el Aggal’in dosyasının da birleştirilmesini istedi.

Bu ismin, İçişleri Bakanlığı tarafından 12 Ocak 2021 tarihinde ‘Sultanahmet ve Suruç saldırılarının patlayıcılarını temin eden DEAŞ'lı terörist yakalandı’ başlığıyla servis edilen açıklamada adı geçtiğini söylediler.

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları