loading
close
SON DAKİKALAR

Türk edebiyatının usta şairi Cemal Süreya aramızdan ayrılalı 32 yıl oldu

Türk edebiyatının usta şairi Cemal Süreya aramızdan ayrılalı 32 yıl oldu
Tarih: 09.01.2022 - 12:19
Kategori: Yaşam

Bugün Türk edebiyatının usta şairi Cemal Süreya'nın ölümünün 30. yıl dönümü.

Cemal Süreya 1931'de, o yıllarda Erzincan'a bağlı olan (şimdilerde Tunceli'ye bağlı) Pülümür ilçesinde doğdu. Cemal Süreya, bundan 32 yıl önce, 9 Ocak 1990'da henüz 59 yaşındayken hayatını kaybetmişti. Usta şairin ölüm nedeni kalp yetmezliği olarak açıklanmıştı.

Cemal Süreya kimdir?

Türk Edebiyatı'nın ünlü şairlerinden olan Cemal Süreya 1931'de, o yıllarda Erzincan'a bağlı olan (şimdilerde Tunceli'ye bağlı) Pülümür ilçesinde dünyaya geldi. Babasının adı Hüseyin Seber, annesinin adı Gülbeyaz Seber. Büyük şairin gerçek adı Cemalettin Seber. Şair 6 yaşına kadar Erzincan’da yaşadıktan sonra, ailesiyle birlikte Bilecik’e yerleşti. Eğitim hayatı ilk olarak Bilecik’te başladı, edebiyata düşkün olma sebebinin “annesi” olduğunu söyleyen Süreya, eğitim hayatını İstanbul’da devam ettirdi. Liseyi Haydarpaşa Lisesi’nde tamamladı. Üniversiteyi, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde okudu.

Dostoyevski hayranı olan Süreya, Rus yazarın birçok eserini defalarca okumuştur. Küçük yaşta başlayan “edebiyat” tutkunluğu o derece derindi ki, ilkokulda dergi çıkarma isteğinde olmuştur. Şiir karşı sevdası ilkokulda başlayan büyük şairin şiirlerindeki “gurbet” teması babasının “sürgün” edilmesinden kaynaklıdır.

Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun olan şair, ilk olarak Maliye Bakanlığı’nda işe başladı. İlerleyen yıllarda Kültür Bakanlığı’na geçti. Memuriyetten emekli olduktan sonra yayınevlerinde danışman olarak çalışmaya başladı.
Cemal Süreya, üniversite okurken ortaokulda aşık olduğu Seniha Nemli ile evlendi. İlk başta güzel giden ilişki sonradan sebebi bilinmeyen bir şekilde kötü gitmeye başladı. 1955 yılında Ayçe adında kızları dünyaya geldi. Bir zaman sonra Süreya eşinden ayrıldı. 1967 yılında Zuhal Tekkanat ile evlendi. Evli çiftin Memo Emrah adında bir oğulları dünyaya geldi. Evlilikleri uzun sürmedi, Zuhal Tekkanat kalp rahatsızlığına yakalandı. Hiçbir zaman eşinin yanından ayrılmadı. Eşi Zuhal iyileştikten sonra Ankara’ya dönen Süreya, memuriyet hayatına kaldığı yerden devam etti. Bir süre sonra Cemal Süreya, Zuhal Tekkanat’tan ayrılma kararı aldı. Üçüncü evliliği Göngör Demiray ile oldu, bir yıl sonra ayrılma kararı aldılar. Ve son evlilik yayınevi sahibi Birsen Sağnak ile oldu. Süreya, Sağnak’ta şefkati bulmuştu. Türk Edebiyatına damga vuran aşkı ise Tomris Uyar’da bulan şair, Tomris Uyar’a “Sayım” şiirini yazdı.

Sigarayla çektirdiği fotoğraflarda nam salan Süreya, sigarayı bıraktıktan sonra daha sağlıklı bir hayat yaşadı. Ancak oğlu Memo ile yaşadığı kavgalardan ötürü büyük üzüntü yaşayan büyük şair 9 Ocak 1990 yılında hayata gözlerini yumdu.

Sanatı

Cemal Süreya, İkinci Yeni hareketinin şairlerinden biridir. İlkokul sıralarında Ali cenkleri ile birtakım dinî içerikli eserleri okumuş ve dergi çalışmaları yapmıştır. Şairliğe ilk adımını, ortaokul arkadaşı ve sonradan eşi olan Seniha Hanım'a yazdığı şiirler oluşturmaktadır. Lisedeyken divan edebiyatıyla ilgilenen şair, Osmanlı Türkçesini kendi kendine öğrenmiş ve şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır. İlk şiiri "Şarkısı-Beyaz"ı, 8 Ocak 1953 tarihli Mülkiye dergisinde yayımlamıştır. Derginin Nisan 1953 sayısında "Di Gel", Mayıs 1953 sayısında "Çıkmaz Sinir" yer almıştır. Ayrıca Asır, Yeditepe, Yenilik dergilerine de şiirler göndermeye başlamıştır. Şairlik duygusunu yaratan ilk etken, annesinin ona anlattığı Kerem ile Aslı hikâyesi, ikinci etken de Ali cenkleri ve Köroğlu kitaplarıdır. Başlarda Garip hareketine ilgi duymayan Süreya'nın yeni şiire ilgisi Ahmet Muhip Dıranas'ın "Kar" şiiriyle başlamıştır. Yeni şiire yönelmesi Dıranas ve Özdemir Asaf'a olan ilgisiyle gelişmiştir. Süreya'yı şöhrete kavuşturan şiir Yeditepe dergisinde Haziran 1954'te yayımlanan "Gül" şiiridir. Eserlerini Yeditepe'nin yanı sıra Şiir Sanatı, Evrim, Yenilik, Şimdilik, Pazar Postası gibi yerlerde yayımlamaya devam etmiştir. Şairin en sık işlediği temalar, aşk, kadın, yalnızlık, sosyal ve siyasal eleştiriler, ölüm, Tanrı düşüncesi, portreler ve manzum poetikadır. Onun şiirlerinin içeriğinde bireyselden sosyal olana doğru bir genişleme mevcuttur. Şiirlerinin çoğunda serbest nazım biçimlerini kullanmıştır. Bunlarla birlikte, divan şiirinden geliştirilen nazım biçimlerini de kullanan şair, halk şiirinden alınan nazım biçimlerine ise fazla rağbet etmemiştir. Şiirlerin büyük bir kısmında da, farklı nazım biçimlerini bir arada kullanmıştır.

Takma adları

Süreya, birden fazla takma ad kullanmıştır. Fakülte dergisi Kazgan'ın yayın kurulu başkanı olmuş ve dergide Cemasef takma adını kullanmıştır. Pazar Postası ve Vatan gazetesindeki yazılarında Osman Mazlum, Ali Fakir, Dr. Suat Hüseyin; Papirüs dergisindeki şiir çevirilerinde Hasan Basri; Mülkiye dergisindeki karikatür ve desenlerinde Charles Suares; Çağrı gazetesinde Suna Gün; Su dergisinde Ali Hakir, Hüseyin Karayazı, Adil Fırat takma adlarını kullanmıştır.

Sizin Hiç Babanız Öldü mü?

Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanın biri söndü
Gözümün biri söndü kör oldum
Tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
Şöylelemesine maviydi kör oldum
Taşlara gelince hamam taşlarına
Taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
Taşlarda yüzümün yarısını gördüm
Bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
Yüzümden ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?

Eserleri

Üvercinka (1958)
Göçebe (1965)
Beni Öp Sonra Doğur Beni (1973)
Uçurumda Açan (1984; Sevda Sözleri içinde)
Sıcak Nal (1988)
Güz Bitigi (1988)
Sevda Sözleri (1990; bütün şiirleri)

Düzyazı

Şapkam Dolu Çiçekle (1976)
Günübirlikler (1982)
Onüç Günün Mektupları (1990)
Günler (1991)
99 Yüz İzdüşümler/Söz Senaryosu (1991)
Aydınlık Yazıları/Paçal (1992)
Oluşum'da Cemal Süreya (1992)
Folklor Şiire Düşman (1992)
Papirüs'ten Başyazılar (1992)
Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi (1993)

Antoloji

Mülkiyeli Şairler (1966)
100 Aşk Şiiri (1967)
Söyleşi
Güvercin Curnatası (1997)

Dergi

Papirüs

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları