loading
close
SON DAKİKALAR

‘Özelleştirme' değil 'Kamuculuk'

Turgut Ünlü
Tarih: 23.05.2021
Kaynak: istanbulgercegi.com

Turgut Ünlü; Bizler de bu mirasın devamcıları olarak; darağaçları, toplu infazlar, ya da birer ikişer infazlar, işkenceler, hapisler, zulümler... pahasına kamuculuk geleneğini sürdürdük.

'Özelleştirme' değil KAMUCULUK dedik yıllardır.

68’liler olarak ‘ÖZEL OKULLARA HAYIR’ demiştik.

‘Yer altı ve yerüstü kaynaklarımız ÖZELLEŞTİRİLEMEZ, bunlar KAMUNUNDUR’ demiştik.

Elbette bu topraklarda kamu malını savunma biz 68’lilerle başlamıştı. Osmanlı’nın ‘altın çağı’ kamulaşma sürecindeki DİRLİK DÜZENİ, Gazi M.Kemal Atatürk’ün emperyalizme karşı verdiği ULUSAL KURTULUŞ MÜCADELESİ ardından kurulan genç devrimci Cumhuriyet, komünistler, sosyalistler, tam bağımsızlıkçı antiemperyalist yurtseverler.. vb. hasılı NAMUSLULAR CEPHESİ.. canları ve kanları pahasına KAMUCULUĞU savunmuşlardı. Bizler de bu mirasın devamcıları olarak; darağaçları, toplu infazlar, ya da birer ikişer infazlar, işkenceler, hapisler, zulümler... pahasına kamuculuk geleneğini sürdürdük.

12 Martlar... 12 Eylüller... hep kamuculuktan özelleştirme furyasına, sömürüye, emeği ve emekçiyi yok saymaya evrilmek için yapıldı. Mevcut iktidar zamanında da bu durum ‘tepe’ yaptı. Elde avuçta kamu adına ne varsa haraç-mezat satıldı.

Bir avuç finans – kapital ve tefeci – bezirgan çetesi, uluslararası finans kapital çetesi ile girdiği yoğun bir kirli ‘bilgilendirme’ programında ve her tür dinci, gerici yuvaların desteği ve de kendine ‘sol’, ‘liberal’ denen grubların katılımı ile ve yoksul halkın önemli bir bölümünün de desteğiyle yapıldı tüm bunlar. Sınıf hareketinin örgütsüzlüğü bunların yanına eklenince.. olanlar oldu. Döndük başa...

Aralarda; ‘EĞİTİM DE ve SAĞLIKTA ÖZELLEŞTİRME OLMAZ. BU CİNAYETTİR’ denilse, haykırılsa da bugünlere gelindi.

Şimdi iş başa düştü.

Çocuğunu evinin önündeki devlet okuluna bile yazdıramama, İmam Hatiplere zorunlu gönderme, adeta özel okullara çocuğu göndermek için zorunlu kılma, devletin okullarında bilinçli olarak eğitimin kalitesizleştirilmesi, öğretmen yetiştiren kurumların kapatılması, 4+4+4 sistemsizliği ile okullardan büyük kopuş, eğitimin çağdaşlıktan, bilimsellikten, karma olmasından, eşitsizlikten, parasız olmaktan, sorgulayıcılıktan, akılcılıktan – vb. çıkarılışı... ve de en önemlisi büyük teşvikler alan özel okullarında kalitesizlikte devlet okullarıyla aynı oluşu... Özel dersler, yasak olmasına rağmen her köşebaşında bir dersane, ders evi, kurs – etüt merkezinin varlığı...

Üniversitelerin de aynı oluşu..

ÖZETLE... EĞİTİMİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ İLE TÜRKİYE’DE HER KADEMEDE EĞİTİM BİTMİŞTİR.

Sağlık sektörü de böyledir. Eskiden randevusuz hastaneye gidildiğinde aynı gün tedavi olunur, gelinirdi. Şimdi randevu ile gidilebilen hastanelerde, doğru – dürüst muayene olabilmek bile mümkün değil. Randevuları aynı gün için - hatta 10-15 gün için - alabilmek imkansız. Ne yapacaksınız? Özel hastanelere gideceksiniz. Oralar da kaliteli Sağlık hizmeti alabileceğiniz mechul. Ama büyük paralar harcamanız gerekiyor.

ÖZETLE... SAĞLIKTA ÖZELLEŞTİRME İLE TÜRKİYE’DE HER KADEMEDE SAĞLIK BİTMİŞTİR.

Koruyucu sağlık hizmetlerinden uzaklaşıldı. Sağlık ocaklarından Aile Sağlık Merkezlerine geçildi. Kişisel ve çevresel koruyucu sağlık hizmeti, ‘’ herkes hasta olsun, sağlık sektöründeki özel firmalar büyük paralar kazansın’a dönüştü.

Covid_19 salgını sağlık alanındaki çöküşü tüm çıplaklığı ile gösterdi.

Milli Eğitim Bakanı; ÖZEL OKUL SAHİBİ ise, SAĞLIK BAKANI; ÖZEL HASTANE SAHİBİ İSE, fazla söze gerek kalmamıştır.

***

ÇÖZÜM, KAMUCULUKTADIR.

Özelleştirilenlerin de tüm masrafları, hatta zararları bizlerin cebinden çıkmaktadır.

‘Bana ne?’ demek zamanı geçmiştir.

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları