loading
close
SON DAKİKALAR

Basın meslek örgütlerinden Berat Albayrak'ın istifasını 'haber veremeyen' medyaya tepki

Basın meslek örgütlerinden Berat Albayrak'ın istifasını 'haber veremeyen' medyaya tepki
Tarih: 10.11.2020 - 17:30
Kategori: Medya

Basın meslek örgütleri, Berat Albayrak'ın istifasını Beştepe'den açıklama gelmeden yapamayan basın kuruluşlarına tepki gösterdi.

Berat Albayrak 8 Kasım'da Hazine ve Maliye Bakanlığı görevinden stifa ettiğini Instagram hesabından yaptığı açıklamayla duyurdu. Devlet televizyonu TRT ve Anadolu Ajansı ile ana akımdaki Cnn Türk, NTV, Hüriyet gibi yayın kuruluşları ve yandaş basın istifayla ilgili herhangi bir haber yapamadı.

İktidar medyasından Yeni Şafak, istifanın 17. saatinde haber yayınlarken, diğer yazılı ve görsel basın, haber için istifanın 27. saatinde gelen resmi açıklamayı bekledi. 

Basın meslek örgütleri haber yapamayan medya kuruluşlarına tepki gösterdi.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ve DİSK Basın İş açıklama yayınladı.

TGC, "Gazetecilik kamu yararına halkın haber alma, bilgilenme ve gerçekleri öğrenme hakkına hizmet etmektir. Gazetecilik alenileşmiş bir bilgiyi ‘iktidar ne der’ kaygısıyla saklamak değildir" derken DİSK Basın İş de "İstibdat rejimlerinin karakteristiği haline gelen halkın haber alma hakkına yönelik kısıtlamalar, bu istifa sürecinde artık iyiden iyiye gün yüzüne çıktı. Bir bakan “ben istifa ediyorum” dediği halde bu sözleri bile medyada yer bulamadı. İktidarın birer propaganda aygıtına dönüşen medya kuruluşlarının pulları bu istifa sürecinde bir bir dökülmüş oldu" açıklamasında bulundu.

TGC'nin açıklaması şöyle:
"Basında oto sansür tarihi açısından 8 Kasım 2020 Pazar günü çok talihsiz bir gün yaşanmıştır. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın 8 Kasım 2020 Pazar akşamı resmi sosyal medya hesabı üzerinden bir mektup yayınlayarak istifa etmesi, kendilerini  “merkez medya” olarak niteleyen televizyon kanalları ve gazetelerde haber olarak yer bulamamıştır.

İktidara yakın medya kuruluşlarında görev yapan yöneticiler Bakan Albayrak’ın istifa mektubuyla ilgili bilgiyi yurttaşlara iletmekten kaçınmışlardır. Muhabirleri bu istifayı doğrulayan bilgiyi kendilerine ulaştırsa da gerçeği halka paylaşmamayı tercih etmişlerdir. Oto sansür uygulayarak Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne aykırı davranmışlardır.

Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nin Gazetecinin Temel Görevleri bölümünün D maddesine göre “Gazeteci; halkın bilgi edinme hakkı uyarınca, haber alma, yorum yapma ve eleştirme özgürlüğünü kullanırken kendi açısından sonuçları ne olursa olsun, gerçekleri çarpıtmadan aktarmak zorundadır.

Gazeteci; basın özgürlüğünü, halkın doğru haber alma, bilgi edinme hakkı adına dürüstçe kullanır. Bu amaçla her türlü sansür ve oto sansürle mücadele eder. Gazeteci, önce halka ve gerçeğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kamu otoriteleri ve işverenine olan sorumluluklarından önce gelir. Gazetecinin Doğru Davranış Kuralları’nın Özdeşleşme maddesine göre ise gazeteci, bir bilginin, haberin yayını ya da yayınlanmaması karşılığı hiçbir maddi veya manevi menfaat sağlayamaz; çıkar çatışması yaratmaktan kaçınır. Gazeteci, uzmanlık alanı ne olursa olsun öncelikle gazetecidir, herhangi bir partiden sorumlu muhabir ise o partinin üyesi veya sözcüsü gibi davranmamalı ve bu yönde yayın yapmamalıdır.”

Gazetecilik kamu yararına halkın haber alma, bilgilenme ve gerçekleri öğrenme hakkına hizmet etmektir. Gazetecilik alenileşmiş bir bilgiyi ‘iktidar ne der’ kaygısıyla saklamak değildir. Tüm meslektaşlarımızı koşullar ne kadar zor olursa olsun Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uygun habercilik yapmaya, halktan gerçekleri gizlememeye davet ediyoruz."

DİSK Basın İş'in açıklaması ise şöyle:
"Pazar gecesi tüm ülke, ekonominin başındaki Berat Albayrak’ın istifasını açıkladığı İnstagram paylaşımıyla sarsıldı. Yaşadığımız ekonomik krizin sorumlularından biri olan Albayrak, istifasını iktidarın yıllardır zapturapt altına almak istediği sosyal medya üzerinden duyurdu.

O andan itibaren, son dönemde türlü cezalarla yıldırılmaya çalışılan bağımsız televizyon ve internet siteleri dışında hiçbir “ana akım” medya mecrası haberi görmedi, göremedi. Hatta bir ekonomi kanalında ülke ekonomindeki son durum canlı yayında konuşuluyordu. Programda Bakan Albayrak’ın adı bile geçmedi.

Saray’ın bir aparatı haline getirilen medya kuruluşları, Bakan’ın kendi hesabından paylaştığı istifa haberini dahi veremiyordu. “Bakan Albayrak İnstagram hesabından istifa ettiğini duyurdu. İstifa haberi henüz resmi makamlarca doğrulanmadı” bile diyemeyen “resmi medya”nın çaresizliği, Saray Rejimi’nin inşa ettiği medya düzenini de herkese malum ediyordu. Belli ki Saray’da konuyla ilgili kargaşa halen devam etmekteydi. Bazı yabancı haber ajanslarının “bakanlık yetkililerine” dayandırarak verdiği gelişme, saatler sonra bazı medya kuruluşları tarafından “iddia” şeklinde paylaşılmaya başlandı.

İstibdat rejimlerinin karakteristiği haline gelen halkın haber alma hakkına yönelik kısıtlamalar, bu istifa sürecinde artık iyiden iyiye gün yüzüne çıktı. Bir bakan “ben istifa ediyorum” dediği halde bu sözleri bile medyada yer bulamadı. İktidarın birer propaganda aygıtına dönüşen medya kuruluşlarının pulları bu istifa sürecinde bir bir dökülmüş oldu.

Bu durum bir kez daha gösterdi ki: gazeteciliğin belgesi saraydan alınan turkuaz kartlar değil, kamuoyuna duyurulan haberlerdir. O haberler için ter döken basın emekçilerinin fedakâr çabalarıdır. O çabaları gazetecilik diye takdir edecek makam ise saraylar değildir, halkın vicdanıdır."

Kaynak : www.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları