CHP Sözcüsü Öztrak: Erdoğan BOP eşbaşkanı olarak kendisine ne talimat verilirse yerine getiriyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, MYK toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu.

Öztrak'ın açıklamaları şöyle:

"Halkbank dosyasının yeniden açıldığını duyan Merkez Bankası Başkanı ve damat Dünya Bankası toplantılarına katılmaktan vazgeçtiler, daha doğrusu gidemediler. Bu tarihmizde bir ilk.

Bir tiyatro izliyoruz. Vatandaşlarımızın AK Parti genel başkanına en ufak eleştirisi cumhurbaşkanına hakaret suçu oluyor. Aynı Erdoğan, Trump'ın en ağır hakaretlerini ona duyduğu sevgi nedeniyle sineye çekiyor. Sayın Erdoğan ülkemizi tehdit eden elin adamını sevmeyi bırakın.

Erdoğan yönetimine Orta Doğu bataklığına dalma, dedik. Önce vatan toprağını kaybettiler, Süleyman Şah Türbesi'ni kaçırdılar. Bugün de sınırlarımız kafa kesen cihatçıların merkezi haline geldi. Vatandaşlarımızn can ve mal güvenliği her şeyin üstündedir. Trump saraya güvenli bölge için Suriye'ye gir dediler, dedi, girdiler. Sonra tehdit geldi. Ben yardımcısıyla masaya oturmam diyen Erdoğan oturdu. Nezaket ziyareti olsa 10 dakika olur, 1 saat 40 dakika konuştular. 

YPG, ABD'ye vekalet verdi sarayda karşılıklı oturdular. ABD yetkillerine sarayda bir oda ve telefon edilmiş görünüyor. YPG ile görüşme için sarayın odalarını tahsis etmişler. 

-Saray terörsitlerin vekilleriyle 13 maddelik anlaşma imzaladı. ABD dur, dedi durdular. Trump ateşkes diyor, Erdoğan da Trump'ı kırmıyor, iş durma noktasında diyor. BOP eşbaşkanı olarak Erdoğan kendisine ne talimat verilirse sektirmiyor, yerine getiriyor.

Saray iktidarı ABD-Rusya arasında pinpon topuna dönmüş görünüyor. Devlet aklı saray iktidarında buhar olup uçtu. Bu iktidar tarafından insanımızın can ve mal güvenliğinin sağlanabileceğine inanmıyoruz. 

Herkese ey diye bağırıyorlar. İki kişi hariç. Trump ve Putin. Erdoğan yarın yine Putin'in yanına gidiyor. İşler yolunda giderse çok sevdiği Trump'la kasım ayında görüşecek. Erdoğan bata saplanmıştır. Bataklığı aşmanın en kestirme yolu Şam ve Ankara arasındaki yoldur. 

-31 Mart'ta seçilen belediye başkanlarının idari kararlarla alınmasının ardından bugün bazı belediye başkanlarının gözaltına alındığı görülüyor. Seçilmişlerin apar topar gözaltına alınması yanlıştır. Bu uygulama demokrasiye zarar verir. 

-Erdoğan Suriyeliler için 40 milyar dolar harcadık diyor. 2011'de ensar, muhacir dediler bütün faturayı milletimizin sırtına yıktılar. Şimdi bir 40 milyar daha harcamaktan bahsediyor. Meclis'in bütçe yapma hakkı kalmadı. Kayınpeder istiyor damat devlet kasasından veriyor. Sarayın bütçesinde vatandaş yok yandaş var.

-Ekonomi batan gemi Titanic, saray iktidarı ise batan gemideki kemancıya benziyor. Cumhuriyetin kamu kurum, kuruluşlarını, tesislerini sattılar. Yetmedi, satamadıklarını Varlık Fonu'nda topladılar. Erdoğan başına kendini, yardımcılığına damadını getirdi. Kamu varlıklarını rehin verip borçlanıyorlar. Borçlarla kendi yandaş müteaahitlerini kurtarıyolar. Ondan sonra 50 milyon dolar için tank palet fabrikasını Katar ordusuna peşkeş çekiyorlar. 

-Şimdi tarihi kültürel mirasımıza göz koydular. Haydarpaşa ve Sirkeci gar alanlarını yandaşa verebilmek için her türlü oyunu yapıyorlar. İBB, bunu millete tahsis etmek istiyor. Beyler mirası iç etmek istedikleri için İBB'nin ihaleye katılmasını engellemeye çalışıyorlar. Garlar kültürümüzdür. Bu tarihi simgese eserler halkın yararına kullanılmak zorunda.

-Göreve geldiklerinde 137 milyar dolar olan dış borç 447 milyar dolara çıktı. Dünya Bankası dış borçta en kırılgan ülkeleri tespit etmiş. Bizim kasamızda 100 dolar karşılığında sadece 16 dolar var. Her gün 77 milyon dolar vatandaşın vergisinden alıp faiz lobilerinin cebine koymuşlar. Millet tefecilerin eline düştü.

-Ocak-ağustos döneminde protesto edilen senet tutarı yüzde 29 artmış. Karşılıksız çek tutarı 20 milyar TL'yi bulmuş. Hükümet yandaşın 40 milyarlık borcunu 1 gecede sildi. Çiftçinin yeniden yapılandırılması gereken borcu 30 milyarı aşmıyor. Çiftçiye 148 milyar devletin borcu var. Her çiftçi ailesinin devletten 67 bin TL alacağı var. 

-Ucube tek adam yönetimi ülkeyi uçuruma yuvarladı. 2013'te 950 milyar dolar gelir elde ediyorduk. Bu yıl 722 miyar dolara düştü. 2014'ten bu yana cebimizden 228 miyar dolar almışlar. Bu beceriksiz yönetimin elinde ülkenin borcu artmış gelirimiz azalmış. Enflasyonla mücadelede aldıkları tek önlem TÜİK başına damadın arkadaşını atanması. Resmi enflasyon rakamlarıyla milletin yaşadığı pahalılık arasındaki uçurum büyüyor, gerçek işsiz sayısı 8 milyonu aştı. Üniversiteli işsiz sayısı 1 milyonun altına inmiyor. AK Parti genel başkanı 'her üniversite mezunu iş bulacak diyue bir şey yok' diyorsun. O koltukta niye oturuyorsun? 

Ülkenin gerçek gündemi boş tenceredir, üretime katamadığımız gençlerimizdir. Ülke yönetilemiyor oradan oraya savruluyor. 

-Ülkenin güneydoğu sınırının terör örgütlerinin cirit attığı alan olmasına izin vermemek lazım. Alınacak önlemlerle Suriye'de güven ortamı sağlandıktan sonra misafir ettiğimiz Suriyelilerin ülkelerine dönmeleri sağlanmalı.

-(Mahir Ünal'ın sözleri) Suriye konusu ABD'de seçimlerin yaklaşması nedeniyle çeşitli şekilde yorumlanıyor. Trump taraftarları biz kazandık, diyor. Türkiye'de de aynı şey var. İktidar da biz kazandık, diyor. Biz ABD ne konuşulduğuna bakmayız. Biz milletin ne dediğine bakarız. Milletimiz dün dediğinin 1 gün sonra reddedilmesi konusunda ciddi endişeleri vardır. 

(Haydarpaşa ve Sirkeci garlarının ihalesi) Hukuki süreç başladı. İhaleden elenme gerekçelerini İBB yargıya taşıyor. Burada ihaleye fedat karıştırmaya kadar gidebilecek uygulamalr olduğu anlaşılıyor. Milletin malını millete vermek yerine yandaşa peşkeş çekmek istiyorlar."