Erdoğan: Bir yerde oyumuz düşmüşse, vekil ve belediye başkanı sayımız azalmışsa hiçbir şey yok gibi hareket edemeyiz

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

"İstifa ederek teşkilatlarının yeniden yapılandırılmasına katkıda bulunanlara teşekkür ediyorum. İnşallah bu süreci dayanışma içinde yürüteceğiz. Milletvekili olmak demek günün 24 saati milletin emrinde olmak demektir. 2018-19 seçimlerinin sonuçlarını sandık sandık tetkik ederek gereken dersleri çıkarmamız şarttır. Bir yerde oyumuz düşmüşse, vekil ve belediye başkanı sayımız azalmışsa hiçbir şey yok gibi hareket edemeyiz. Önce teşhisi doğru koyacağız.

Türkiye güvenlikten ekonomiye pek çok cephede beka mücadelesi verdiği bir dönemden geçiyor. İster sahada ister masada olsun tehdit teşkil eden her türlü hamleyi bertaraf ediyoruz. Teröristleri öne sürüyorlar, ezip geçiyoruz. Ekonomimize saldırıyorlar, kısa sürede toparlanıp yolumuza devam ediyoruz. Sadece son birkaç yılda Suriye’de, Irak’ta, Doğu Akdeniz’de elde ettiğimiz sonuçlar başlı başına bir başarı hikayesidir.

MHP ve diğer kardeşlerimiz attığımız her adımda bize destek verdiler. Buna karşılık CHP ve HDP ile onlarla birlikte hareket eden marjinal çevreler yalanda sınır tanımıyorlar. CHP Genel Başkanı sinsi, hasmane ve yıkıcı bir tavır içindedir.

Tank Palet Fabrikası, istihdam, emeklilik konularındaki yalanlarına cevaplarımızı verdik. Aynı yalanların bir kısmına yenilerini ekleyerek tekrarlamaktan hicap duymuyor. Ağzını her açtığında ecdadımıza hakaret etmeyi marifet sanıyor. Hiç kimsenin milletimizin tarihine haksızlık etmesine rıza gösteremeyiz. Bu kişinin çocuklarımızın geleceğine de saygısı yok. Can ve mal güvenliği olmayan ülkeye yabancı sermaye gelmezmiş. Yabancılara Türkiye’ye yatırım yapmayın diyor yani… Bunun adı ihanetin dik alasıdır. Neyse ki bu zatı sadece biz değil küresel sermaye de ciddiye almıyor. Bay Kemal binde bir ile yüzde 1,1’i ayırt edemez.

Batı medyasının baskısına rağmen yatırım için ülkemizi tercih ediyor. Borsamız rekor kırıyor. Türkiye her alanda tarihinin en büyük mücadelelerini verirken acaba CHP Genel Başkanı neredeydi? Ekonomimize yönelik saldırılar varken kendisini hiç ortada görmedik. Teröristlere ‘arkadaşlar’ diyerek onları pohpohlamakla meşguldü. Yürüttüğümüz harekatlar konusunda şöyle içten gelen bir hayırlı olsun sözünü duymadık. Teröristlere bunlar teröristtir dediğini duymadık. Bu hastalıklı zihniyet dün parlamentoda bizim grup başkan vekili bir hanımefendiye saldırdılar.

Geçmişte Ecevit yine bir bayan milletvekilimize, şimdi Malezya büyükelçimiz, ona ‘susturun bu kadını’ diye hakaret etmişti. Dün de herhalde oradan ilhamla Grup Başkanvekilimiz Özlem Hanıma susturun bu kadını diyecek kadar ahlaksız CHP'nin yetkilileri var. Kimse kusura bakmasın bu ahlaksızlara prim verecek durumda değiliz.

Hele hele bir bayan milletvekilimize bu şekilde saldıracak olan ahlaksız, edepsizlere bu parlamento içinde, parlamentonun gereken cevabı da vermesi lazım. Ceza ise, ceza vermesi "Efendim işte özür diledi." Bıraksınlar bu işi.  Başkanları şahsıma, bir diğeri yine şahsıma bu parlamentonun çatısı altında her türlü hakareti edepsizce yaptılar.

Bunların edepsizlikleri karşısında artık susmak diye bir şey yok. Gereği neyse aynen cevabını vereceğiz. Grup başkanvekilimizin hukukunu tüm grup olarak orada en yüksek seviyede koruma altına almamız hepimizin görevidir. Tüm oradaki vekil arkadaşlarımın görevidir. Burası yol geçen hanı değil. Bu parlamentonun içinde grup başkanvekili bir hanım kardeşimizin hukukunu korumak görevimizdir.

Ülkemizi bunlara rağmen kalkındırıyoruz. Biz hükümete geldiğimizde devlet vatandaşına borçluydu. Devlet zorunlu tasarruf diyerek konut edindirme yardımı diyerek vatandaşlarından para kesmiş ancak ne bunun gereğini yerine getirmiş, ne de parayı geri ödemişti. Sistemdeki kişi sayısı 10 milyonu buluyordu. Hükümete geldikten sonra bu kesintilerin ana parası ve nemasından oluşan parayı biz bunu ödeyeceğiz dedik ve ödedik hak sahiplerine. 1987-1995 arasında konut edindirme yardımı adı altında yapılan kesintiler vardır. 8 milyon kişiye 3.5 milyarın üzerindeki ödemeyi biz yaptık. 23.5 milyar dolar IMF borcunu da son kuruşuna kadar biz ödedik. Bunlar geçenlerde bize nasihat ediyorlardı, yine IMF’den borç almanız lazım dediler. Buraya gelenlerle özel toplantılar yapıp kıvırmaya kalktılar.  Bunu yaparız, yapmakta sakınca yok da size mi kaldı ya.

Bunların hepsi de bizden önceki dönemlerde toplanıp harcanan ve bize kalan borçlardır. 2003-18 arasında ülkemizi ortalama yüzde 5.6 büyüttük. Cari işlemler dengemiz artık fazla veriyor. Kamu borçlanma oranımızda bir parça artış yaşanmışsa da AB kriterlerine göre iyi durumdayız. Enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara indirerek ülkemizin üzerindeki kara bulutları dağıtıyoruz. 2020 faizin daha da düştüğü yıl olacak.

Her sektöre sesleniyorum. Gelin yatırım yapın. Bankalarımızın kapıları sizlere açık. Kendi parana dön ve kendi paranı kullanmaktan çekinme. Milli para ile adım atma dönemine döndük, bunu başarı ile yürütmek durumundayız. Yatırımcımıza sesleniyorum, endişe etmeyin. Lütfen kendi alanınızda yatırım yapmaya devam edin. Demokrasi ve hukuk devletimizi güçlendirmeye yönelik çalışmalarımızdan asla taviz vermiyoruz. Son dönemdeki en önemli demokrasi hamlemiz cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmemiz olmuştur. Gücünü milli iradeden alan yönetim anlayışının milletimizi çok daha güçlü kıldığını düşünüyoruz."